Damla Cesur

Yeşil Çay: Alzheimer ile Mücadelede Yeni Bir Umut!

Yeşil Çay: Alzheimer ile Mücadelede Yeni Bir Umut!

Bilim İnsanlarından Beyin Hücreleri İçin Umut Veren Gelişme

Bilim insanları, beyin hücrelerinin yaşlanmasını geri çevirebilecek ve zararlı protein birikimlerini ortadan kaldırabilecek iki doğal bileşiği keşfetti. Bu bulgular, Alzheimer hastalığına yönelik ilaç dışı bir tedavi yaklaşımını destekleyebilir.

GeroScience dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, tespit edilen bu iki madde nikotinamid (B3 vitamininin bir formu) ve epigallokateşin galat (EGCG) yani yeşil çayda bulunan güçlü bir antioksidandır.

Söz konusu bileşikler, beyin hücrelerinde enerji üretiminde kritik bir rol oynayan bir molekülü yeniden canlandırarak, hücrelerin yaşlanmaya bağlı işlev kaybını tersine çevirdiği gibi, Alzheimer'ın temel özelliği olan amiloid protein kümelerinin temizlenme kapasitesini de artırdı.

24 SAATLİK TEDAVİ

Araştırmanın başı Dr. Gregory Brewer, “Yaş ilerledikçe nöronların enerji seviyeleri düşüyor, bu durum istenmeyen proteinlerin ve hasarlı bileşenlerin temizlenmesini zorlaştırıyor. Enerji seviyelerini yeniden artırdığımızda hücreler bu kritik temizlik işlevini geri kazanabiliyorlar,” şeklinde açıklama yaptı.

Deneyler sırasında, Alzheimer belirtileri gösteren yaşlı farelerden elde edilen sinir hücreleri incelendi. Araştırmacılar, hücrelerde enerji depolayan GTP molekülünün özellikle mitokondrilerde azaldığını gözlemledi. Bu azalma, hücrelerin “otofaji” adı verilen doğal temizlik mekanizmasını zayıflatıyordu.

Bununla birlikte, nikotinamid ve EGCG ile yapılan sadece 24 saatlik tedavi, yaşlı hücrelerdeki GTP seviyelerini genç hücrelerde görülen düzeye çıkardı. Aynı zamanda hücrelerin enerji metabolizmasını ve amiloid beta kümelerinin temizlenme hızını da artırdı.

ALZHEIMER İÇİN YENİ BİR YOL

Dr. Brewer, “Beynin enerji sistemlerini, halihazırda besin takviyesi olarak bulunan bu bileşiklerle destekleyerek, yaşlanmaya bağlı bilişsel gerilemenin ve Alzheimer'ın üstesinden gelebilmek için yeni bir yol açabiliriz” dedi.

Bilim insanları, bu sonuçların umut verici olduğunu belirtiyor; ancak söz konusu bileşiklerin tedavi amaçlı en etkili şekilde nasıl kullanılabileceğini anlamak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulduğunu vurguladılar.