Uzay Tarihinde İz Bırakan Kadın: NASA’nın Kahramanı

Uzayda Kadınların Tarihindeki Dönüm Noktası: Sally Ride ve Challenger

18 Haziran 1983 tarihinde uzay mekiği Challenger, NASA’nın yedinci misyonu olan STS-7 için fırlatılmaya hazırlandı. Bu beş kişilik ekibin içinde, Kaliforniyalı fizikçi Sally Ride da yer aldı.

Bu tarihe kadar uzaya çıkan yalnızca iki kadın vardı: Sovyetler Birliği'nden Valentina Tereşkova (1963) ve Svetlana Savitskaya (1982).

Amerika Birleşik Devletleri’nde ise kadınların uzaya çıkması için uzun bir bekleyiş söz konusuydu. Hatta 1965 yılında “astronot Barbie” oyuncak bebek piyasaya sürüldü; ancak gerçek kadın astronotlar için 1980’lere kadar beklemek gerekti.

MAKYAJ SETİ VE NASA'NIN TEMEL HATALARI

NASA, ilk altı kadın astronotuna sunduğu kişisel kitlerde makyaj malzemeleri bulundurdu. Ancak Ride, bu malzemelerden hiç yararlanmadı.

Kathryn Sullivan, bu durum hakkında, “Kadınlara yönelik makyaj kiti, bizi görev odaklı değillermiş gibi gösteriyordu” şeklinde eleştirisini dile getirdi.

NASA'nın en dikkat çekici hatalarından biri de regl olasılığına dair talepleriydi. NASA mühendisleri, Ride’a yaklaşık 100 tampon sunarak “Bu miktar yeterli mi?” şeklinde soruda bulundu.

ÖNYARGILAR VE DEĞİŞEN GÖRÜŞLER

1978 yılında seçilen 35 yeni astronot arasında altı kadın yer aldı. Bu, NASA’da bir ilk olarak kaydedildi. Fakat, askeri geçmişe sahip bazı erkek astronotlar kadınlara karşı şüpheci bir tutum sergiledi.

Eski astronot Mike Mullane, yıllar sonra bu durumu şöyle açıkladı: “Kadınların bu ortamda uyum sağlayabileceğini düşünmüyorduk. Ancak kısa süre içinde büyük katkılarda bulunduklarını fark ettim. Judith Resnik’i çok sevdim ve Sally Ride, gerçekten 'doğru özelliklere' sahip olduğunu kanıtladı.”

ÖNCÜ KADINLARIN BAŞARILARI

Önyargılara rağmen, kadınlar başarılarıyla kendilerini kanıtlamayı başardı. Shannon Lucid, toplamda beş uçuş gerçekleştirdi ve 1996-2007 yılları arasında bir kadının uzayda geçirdiği en uzun süre rekorunu elinde bulundurdu. Kathryn Sullivan ise Hubble Uzay Teleskobu'nun onarımında kritik bir role sahipti.