Ulaştırma Alanında İnovatif Fırsatlar: Stratejik Adımların Önemi
Kars-Iğdır-Aralık-Dilucu Demir Yolu Hattı Temel Atma Töreni
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Kars-Iğdır-Aralık-Dilucu Demir Yolu Hattı'nın temel atma töreni için Iğdır'da gazetecilerin sorularını yanıtladı. Uraloğlu, Zengezur Koridoru'nun bölge için önemine dikkat çekerek, bu yolun Orta Koridor'u destekleyeceğini ifade etti. Demir yoluyla yapılacak ticaretin, deniz yoluna kıyasla ciddi zaman tasarrufu sağlayacağına vurgu yapan Uraloğlu, "Her türlü alternatifin olması gerekiyor. Bu demir yolunu tamamladığımızda yatırımımız belirli bir süre içerisinde geri dönecektir. Bunu sadece nakliye olarak değil, stratejik bir yatırım olarak da değerlendiriyoruz." şeklinde konuştu.
Uraloğlu, Zengezur Koridoru'nun Türk dünyası, Türk cumhuriyetleri ve Uzak Doğu'ya bağlanacak en kısa yol olacağını belirterek, "Zengezur Koridoru'nda 15 milyon ton yük taşıma kapasitesini ortaya koyacağız. Bu koridordan 30 yıllık projeksiyonda 135 milyar lira işletme geliri, 3 milyar lira kazanç, 2,1 milyar lira iklim, 3,5 milyar lira zaman ve 4 milyar lira kara yolu bakım geliri elde edeceğiz. Böylece Zengezur Koridoru'ndan 30 yıllık süreçte toplam 147,6 milyar lira kazanmayı hesaplıyoruz." diye ekledi.
Bakan Uraloğlu, İzmir-İstanbul Otoyolu etrafında 12 organize sanayi bölgesi kurulduğunu ve bu ulaşım hattının lojistik, sanayileşme ve istihdam açısından birçok fırsat sunduğunu ifade etti. Kars-Iğdır-Aralık-Dilucu Demir Yolu Hattı ile benzer bir durumun yaşanıp yaşanmayacağıyla ilgili soruya Uraloğlu, yeni sanayi tesislerinin İstanbul yerine Anadolu'da kurulmasına yönelik bir irade ortaya konduğunu, yeni ulaşım projeleriyle nakliyenin kolaylaşmasıyla üretim tesislerinin de rahatlıkla inşa edilebileceğini anlattı.
Taraflarla Ortak Toplantılar Yapılacak
Bakan Uraloğlu, Suriye sınırında tırların yükle-boşalt yapmadan geçiş yapabilmesi için adımlar atıldığını belirtti. "Yaptığımız anlaşma gereği, Suriye’nin gerekli müracaatları yaparak bizim taraftan izin alması gerekiyor," diyen Uraloğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Standart dışı ve bakımları düzenli yapılmamış birçok araç var. İlk aşamada, standart dışı araçların gümrükten sonraki ilk noktaya kadar gelmesine izin vereceğiz. Standart olan araçların ise üçüncü ülkelere geçişlerine müsaade ettik. Bizim araçlarımız da Suriye'ye, oradan Ürdün’e geçecek. Bu taşımayı daha profesyonel hale getirebilmek adına sonbaharda Ürdün, Suriye ve Türkiye olarak bakanlarımızla bir araya geleceğiz."
Uraloğlu, Türkiye’nin Suriye’deki karayolu ve demir yolu çalışmaları hakkında da bilgi vererek, şu ana kadar birçok proje gerçekleştirdiklerini ve Suriye tarafıyla görüşmelerin sürdüğünü aktardı. Türkiye'nin Gaziantep'ten Halep'e uzanan tamamen tahrip olmuş demir yolunu yeniden inşa etme hedefinde olduğunu belirten Uraloğlu, bu projenin finansmanı için 120 milyon dolara ihtiyaç duyulduğunu, finansmanın dünya kuruluşları aracılığıyla sağlanması için Suriye ile ortak çalışmaların devam ettiğini ifade etti.
Uraloğlu, Hicaz Demir Yolu’nun bir bölümündeki hasar için düşük bir finansman gerektirdiğini ve tadilatın Türkiye tarafından yapılacağını aktararak, "Şam Havalimanı'nı yenileme ve büyütme ihalesini Türk şirketleri kazandı. Halep ile ilgili de benzer süreç sürmektedir. Suriye’nin altyapıdan üst yapıya her alanda ihtiyacı var ve bu konuda kaynak temini sağlanmalıdır." dedi.
Proje Yönetmelikleri ve Deprem Güvenliği
Uraloğlu, Türkiye’de karayolları yapım ihale süreçlerinin deprem yönetmeliği kapsamında gerçekleştirildiğini belirtti. "Yapılacak projelerin yönetmeliklerce belirlenmesi şarttır. Dolayısıyla projelerin deprem yönetmeliğine uygun olarak inşa edilmesi gerekmektedir. 2020 yılında ulaştırma yapılarının tümüne yönelik deprem yönetmeliği çıkarılması konusunda Karayolları Genel Müdürlüğü'ne görev verildi." dedi. Uraloğlu, yapılan projelerin deprem hassasiyeti gözetilerek ihale edildiğini vurguladı.
Uraloğlu, yeni inşaatların bu bağlamda bir sorun taşımadığını belirterek, "Eski yapıların da risk kategorisine göre yeni deprem yönetmeliğine göre yenilenmesi gerekmektedir. İstanbul’daki köprülerden başlayarak otoyollardaki depreme karşı alınan tedbirlerin yüzde 80-90’ını tamamladık. Örneğin Boğaz köprülerinin hem 15 Temmuz hem de FSM'nin askı halatlarını değiştirdik." şeklinde konuştu. Uraloğlu, olası bir depreme karşı ana hatların gözden geçirildiğini ve İstanbul ile Marmara Bölgesi’nde devam eden projeler olduğunu da aktardı.
Yolda Hız Sınırlaması Çalışmaları
Bakan Uraloğlu, yollardaki hız sınırları üzerinde çalışmaların devam ettiğini ifade ederek, yıl sonuna kadar belirli güzergahların tamamlanacağını söyledi. "Bazı düzenlemeler yaptık. Yaya geçitlerinin kapatılacağı noktaları belirledik. İki il arasındaki farklılıkları trafik komisyonlarının aldığı kararlara göre uygulayacağız. Birçok yaya geçidi mevcut ve bunu ortadan kaldırarak alt ve üst geçitler yapacağız." dedi.