UCM'den ABD Yaptırımlarına Sert Yanıt, AB'den Hukuki Destek Geldi

UCM'den ABD'nin Yaptırım Kararına Tepki

Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), ABD yönetiminin İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında tutuklama emri veren ve itirazları değerlendiren Temyiz Dairesi'ndeki dört hakime yönelik yeni yaptırım kararını kınadı. UCM'den yapılan açıklamada, ABD'nin dört hakimine ilişkin yaptırım kararının üzüntüyle karşılandığı ifade edildi.

ABD'nin yaptırım kararına Avrupa Birliği'nden (AB) de karşılık geldi. Avrupa Konseyi Başkanı Antonio Costa, bugün yaptığı açıklamada, AB'nin UCM'yi güçlü bir şekilde desteklediğini belirterek, mahkemenin "uluslararası adaletin temel taşlarından biri olduğunu" vurguladı.

"CEZASIZLIKLA HAREKET EDEBİLECEKLERİNİ DÜŞÜNENLERİ CESARETLENDİRİYOR"

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, 5 Haziran Perşembe günü, ABD ve İsrail’in egemenliğini ihlal ettikleri iddiasıyla dört UCM yargıcının yaptırım listesine alındığını açıkladı. UCM'den yapılan açıklamada ise, "Bu tedbirler, dünyanın farklı yerlerinden 125 üye devletin verdiği yetkiyle faaliyette bulunan uluslararası bir mahkemenin bağımsızlığını zayıflatmaya yönelik açık bir girişimdir. Adaletin sağlanması için çalışanları hedef almanın, çatışmalardan etkilenen sivillere faydası yoktur. Bu durum, cezasızlıkla hareket edebileceklerine inanan kişileri yalnızca cesaretlendirmektedir," denildi.

"UCM, PERSONELİNİN ARKASINDA"
Açıklamada, yaptırımların yalnızca belirli bireyleri değil, aynı zamanda üye devletlerin vatandaşları ve kurumları da kapsadığı belirtilerek, "Bu yaptırımlar, mahkeme önündeki bütün durumlarda masum mağdurlara, hukukun üstünlüğüne, barış, güvenlik ve insanlığa karşı işlenen en ağır suçların önlenmesine karşı yöneltilmiştir," ifadeleri kullanıldı. UCM'nin, personelinin arkasında olduğu ve Roma Statüsü ile adalet ve usul ilkelerine sıkı sıkıya bağlı kalarak savaş suçları, insanlığa karşı suçlar, soykırım ve saldırganlık suçlarının mağdurlarına adalet sağlama noktasındaki kararlılığı vurgulandı. Yaptırımlara maruz kalanlar arasında, Mahkeme'nin Başkan Yardımcısı Beninli Hakim Reine Adelaide Sophie Alapini Gansou, Ugandalı Hakim Solomy Balungi Bossa, Perulu Hakim Luz del Carmen Ibáñez Carranza ve Sloven Hakim Beti Hohler bulunuyor. ABD daha önce UCM Başsavcısı Kerim Han hakkında da yaptırım kararı almıştı. Filistin soruşturmasını yürüten altı hakimin dördüne yaptırım uygulanması ve Fransa ile Japonya'nın hakimlerinin ise yaptırımlardan muaf tutulması dikkat çekti.

HOLLANDA VE SLOVENYA'DAN DA TEPKİ GELDİ
Hollanda Dışişleri Bakanı Caspar Veldkamp, X sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Hollanda, Uluslararası Ceza Mahkemesi yetkililerine yönelik yeni yaptırımları onaylamıyor. Bağımsız uluslararası mahkemeler çalışmalarını engellenmeden sürdürebilmeli. Mahkemenin arkasında kararlılıkla duruyoruz," ifadelerini kullandı. Veldkamp, "125 üye devletten biri ve ev sahibi ülke olarak, mahkemenin mümkün olduğunca engelsiz bir şekilde işlev görmesini sağlama konusunda tamamen kararlıyız," değerlendirmesini yaptı. Slovenya Dışişleri Bakanlığı ise, ABD hükümetinin Slovenya'dan bir hakim de dahil olmak üzere UCM'nin dört hakimine yönelik yeni yaptırımlarından üzüntü duyduğunu bildirdi. Açıklamada, "Slovenya, yargı kurumlarına baskıyı ve yargı faaliyetlerine müdahaleyi reddediyor. Mahkemelerin hukuka ve adalet ilkesine göre hareket etmesi gerekiyor. Vatandaşımız olan hakimimizin görevini yerine getirmesinde destek olacağız. Bir AB üyesi ülkenin vatandaşının yaptırım listesine alınması nedeniyle Slovenya, AB düzeyindeki yaptırımların uygulanmasını engelleyen yasanın derhal devreye girmesini önerecektir," denildi.

AF ÖRGÜTÜ: CEZASIZLIKLA MÜCADELEYE SALDIRI
Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Agnes Callamard, yaptığı değerlendirmede, ABD'nin dört UCM hakimine yönelik yeni yaptırımlarının uluslararası adalete ve cezasızlıkla mücadeleye yönelik bir saldırı olduğunu vurguladı. Callamard, "Kurallara dayalı düzene inanan hükümetler, dört hakimi yaptırımların etkisinden korumak için gerekli tüm önlemleri almalı ve UCM'ye tam destek sağlamalıdır. UCM'nin bağımsızlığına ve tarafsızlığına bağlılıklarını yüksek sesle dile getirmelidir," ifadelerini kullandı. Callamard, "Tüm tutuklama emirleri uygulanmalı ve UCM, tüm soruşturmalarında desteklenmelidir. Uluslararası adalet bir savaş alanıdır ve mağdurlar bunu çok iyi bilmektedir. Cezasızlıkla mücadeleye yönelik girişimleri baltalamaya ve yok etmeye yönelik tüm çabalara karşı direnişimizi sürdüreceğiz," dedi.