Türkan Şoray: Ünlü Olmanın Gizli Formülü!
Türkan Şoray, 4. Uluslararası Akdeniz Edebiyat Günleri'nde Sanatseverlerle Buluştu
Yeşilçam'ın değerli isimlerinden Türkan Şoray, 4. Uluslararası Akdeniz Edebiyat Günleri etkinliğine katılım gösterdi. Güzel bir söyleşi gerçekleştirdiğini ve bu durumdan dolayı oldukça mutlu olduğunu dile getiren Şoray, izleyicilerin kendisine olan sevgisinin, canlandırdığı karakterlerle doğrudan bağlantılı olduğunu vurguladı. Şoray, “O karakterleri çok sevdikleri ve kendilerinde özdeşleştirdikleri için bizi seviyorlar. ‘Sinema büyüsü’ diye bir kavram var. Onun bende olduğunu biliyorum” şeklinde konuştu.
Etkinlikte Zülfü Livaneli ile edebiyat ve sinema üzerine keyifli bir sohbet gerçekleştirdiklerini de belirten Şoray, izleyicilerin son derece ilgili ve sıcak davranmasının sevindirici olduğunu ifade etti. Bu tür etkinliklerin sanat ve sinema alanında devam etmesi gerektiğini dile getiren Şoray, film yapım maliyetlerinin yükselmesine de dikkati çekti. Sinemaya tutkulu yönetmen ve yapımcıların büyük çabalarla film üretmeye devam ettiğini aktaran Şoray, izleyicilerin de bu yapımlara sahip çıkması ve sinema salonlarını doldurması gerektiğini söyledi.
"SİNEMA BÜYÜSÜ DİYE BİR ŞEY VAR"
Türkan Şoray, sinema filmleri çektiği dönemlerin kendisi için özel bir yeri olduğunu belirtirken, “Seyircinin beni sevmesi, canlandırdığım karakterlere bağlı. O karakterleri aşkla benimsedikleri ve özdeşleştikleri için bizi seviyorlar. ‘Sinema büyüsü’ var. Onun bende bulunduğuna inanıyorum. Bu büyü tam olarak tarif edilemiyor. Güzellikle falan da alakası yok. Ben bunu daha çok samimiyetle ilişkilendiriyorum. Seyirci, o samimiyeti algıladığında, o bağı kuruyor” ifadelerini kullandı.
Amatör olarak sinemaya adım attığını hatırlatan Şoray, canlandırdığı karakterleri derin bir şekilde yaşayarak ve hissederek oynadığını dile getirdi. “O benim samimiyetimde var sanırım. Acıyı hissettiğimde ve bunu kameraya yansıttığımda, sanki insanlarla bir iletişim kurmuşum gibi hissediyorum. Bu acıyı izleyicilerle paylaştığımı düşünüyorum. O dönemlerde, seyircinin de benim yaşadığım acıyı yüreğinde hissettiğini biliyorum”, diye konuştu.
"FİLMLERDE NEDENSE HEP GÜZEL VE GENÇ KADIN OLMASI LAZIM"
Bir dönem sinema entelektüellerinin Türk sinemasını ve oyuncuları küçümsemelerinden bahseden Şoray, “Bizleri çok oyuncu olarak görmüyorlardı. Bu durumu ben de fazlasıyla yaşadım. Hala böyle olduğu için film çeviremiyorum. Filmlerde neden hep güzel ve genç kadınları tercih ediyorlar? Sanat filmlerinin dışında bunun bir de ticari boyutu var,” açıklamasında bulundu.