Trump'tan Medvedev'in Açıklamalarına Sert Tepki

ABD Başkanı Donald Trump, 23 Haziran Pazartesi günü Truth Social platformunda yaptığı önemli bir paylaşımla, eski Rusya Devlet Başkanı Dmitry Medvedev’in İran’a yönelik nükleer başlıkla ilgili ifadelerine sert bir yanıt verdi.
Trump, paylaşımında şu ifadeleri kullandı:
“Eski Başkan Medvedev’in ‘N kelimesini’ (Nükleer!) bu denli rahat bir şekilde kullandığını ve diğer ülkelerin İran’a nükleer başlık temin edeceği yönündeki açıklamalarını mı duydum? Gerçekten böyle bir şey söyledi mi, yoksa bu benim hayal gücümün bir yansıması mı? Eğer bunu söylediyse ve bu doğruysa, lütfen acilen bilgi verin. ‘N kelimesi’ bu kadar basit bir şekilde kullanılmamalı. Belki de bu yüzden Putin ‘patron.’”

Trump ayrıca, ABD’nin nükleer denizaltı gücüne övgüde bulunarak, son operasyonlarda 30 Tomahawk füzesinin hepsinin hedefe tam isabetle ulaştığını belirtti. “Hafta sonu ekipmanlarımız harikaydı ama asıl gücümüz 20 yıl ileri olan nükleer denizaltılarımız” diyen Trump, “Onlar şimdiye kadar üretilmiş en güçlü ve etkili silahlar” şeklinde ifade etti.

Trump, Yeni Bir Savaş Başlatıldı Dedi

Trump’ın tepkisinin arkasında yatan açıklamalar, şu anda Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcılığı görevinde bulunan Medvedev’e ait. Medvedev, Pazar günü yaptığı bir açıklamada, Trump'ın İran'a yönelik saldırılarla yeni bir savaş açtığını, bunun da İran halkını dini lider Ali Hamaney etrafında bir araya getireceğini savundu.
Medvedev, ayrıca ABD’nin saldırılarının İran’ın nükleer altyapısına zarar vermediğini ve Washington’un olası bir kara harekâtı gerçekleştirme riski taşıdığına da dikkat çekti.

Medvedev: "ABD'nin Saldırısını Kınıyorum"

Medvedev, Trump'ın açıklamalarına karşılık verdiği son paylaşımında şu ifadeleri kullandı:

"ABD’nin İran’a yaptığı saldırıyı kınıyorum — bu saldırı hedeflerine ulaşamadı. Ancak Rusya olarak, İran’a nükleer silah sağlama niyetimiz yok; çünkü İsrail’in aksine, biz Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması'na tarafız.

Bu sürecin ne anlama geldiğini çok iyi biliyorum; çünkü başkan olarak nükleer gücümüzün denetiminden sorumluydum. Ancak diğer ülkeler bunu yapabilir — söylenen de buydu zaten.
Ve kesinlikle kimin daha fazla nükleere sahip olduğu hakkında tartışmamalıyız. Özellikle de, geçmişte bir ABD başkanıyla imzaladığım Yeni START Anlaşması hala yürürlükteyken.
Asıl soru şu: Sırada ne var?”