Şoke Eden Açıklama: "Havalimanı Radarları Uzaylıları Bizimle Buluşturuyor!"

Hava Trafiği Radarlarının Uzaydaki Zeki Uygarlıklara Varlığımızı Bildirme İhtimali

Dünya üzerindeki büyük havalimanlarında hava trafiğini düzenlemek amacıyla kullanılan radar sistemlerinin, uzaydaki olası zeki uygarlıklarla olan ilişkimize dair dikkat çekici bir iddia gündeme geldi. Bu ilginç varsayım, İngiltere’nin Durham şehrinde gerçekleştirilen Kraliyet Astronomi Derneği’nin Ulusal Astronomi Toplantısı’nda sunulan bir çalışma ile ortaya atıldı.

Manchester Üniversitesi’nden araştırmacılara göre, hem sivil hem de askeri radar istasyonları güçlü elektromanyetik sinyaller yaymakta ve bu sinyaller, dünya benzeri radyo teleskoplara sahip uzaylı gözlemciler tarafından 200 ışık yılı uzaklıkta tespit edilebilir.

ZEKİ UYGARLIKLAR İLE İLETİŞİM OLASILIĞI

Bilim insanları, New York JFK ile Londra Heathrow ve Gatwick havalimanlarından yayılan sivil ve askeri radar sinyallerinin uzayda nasıl ilerlediğini simüle etti. Sonrasında, bu sinyallerin altı yakın yıldız sisteminden nasıl algılanacağını hesapladı:

Barnard Yıldızı (6 ışık yılı)

AU Microscopii (32 ışık yılı)

HD 48948 (55 ışık yılı)

HD 40307 (42 ışık yılı)

HD 216520 (64 ışık yılı)

LHS 475 (41 ışık yılı)
Araştırma, dünya genelindeki havalimanı radarlarının toplamda yılda 2×10 üzeri 15 watt radyo sinyali yaydığını ortaya koyuyor. Bu güç, Batı Virginia'daki Green Bank Teleskobu gibi bir teleskop aracılığıyla yıldızlararası mesafelerden tespit edilebilir düzeydedir.

Askeri radarlar ise bir deniz fenerinin ışığı gibi gökyüzünü taramakta ve saniyelik güçlü radyasyon patlamalarıyla sinyaller üretmektedir. Saide, bu askeri sinyallerin belirli pozisyonlardan bakıldığında yüz kat daha güçlü görünebileceğini vurgulayarak, “Yüksek güçlü radyo teleskoplara sahip herhangi bir gözlemci için bu sinyaller, yıldızlararası mesafeden bakıldığında açık bir yapay izlenimi verecektir” diye belirtti.

TEKNOLOJİK İZLERİN ARAŞTIRILMASI

Son dönemde bilim insanları, uzak yıldız sistemlerinde zeki yaşam arayışında "teknolojik izler" olarak adlandırılan işaretlere odaklanmaktadır. Bu izler, bir gezegende geçmişte ya da günümüzde gelişmiş bir teknoloji bulunduğuna dair bilimsel kanıtlar sunmaktadır. Bu tür izlerin tespiti, genellikle mikrobiyal yaşam izlerini aramaktan daha kolay kabul edilmektedir.

Ekim 2024’te, araştırmacılar Kaliforniya’daki Allen Teleskop Dizisi’ni kullanarak Güneş Sistemi’nin ikizi olarak tanımlanan ve 41 ışık yılı uzaklıktaki TRAPPIST-1 sisteminde teknolojik izler aramış, ancak herhangi bir bulguya ulaşamamıştır.

Forbes'a göre, yeni çalışma uzayda yaşam arayışını yeniden şekillendirebilir. İnsan kaynaklı sinyallerin uzaktan nasıl algılandığını kavramak, bilim insanlarının diğer yıldız sistemlerinden benzer sinyollara daha kolay ulaşmasına yardımcı olabilir.