Beyin Sağlığını Destekleyen 5 Önemli Strateji

Yaşam tarzı alışkanlıkları, beyin işlevlerinin desteklenmesi ve hafıza kaybı gibi hastalıklara karşı koruma sağlama konusunda hayati bir rol oynamaktadır. University College London’da nörolog olarak görev yapan ve Alzheimer’s Research UK’nin baş tıp görevlisi olan Profesör Jonathan Schott, beyin sağlığını geliştirmek ve demans riskini azaltmak için beş temel strateji paylaştı.

1. YENİ BECERİLER ÖĞRENİN

Beyni alışılmadık ve taze deneyimlerle zorlamak, yeni sinir yollarının oluşmasını teşvik ederek bilişsel rezervi artırmaktadır. Yeni bir dil öğrenmek, müzik aleti çalmak veya farklı bir hobi edinmek, beynin yaşa bağlı gerilemeye karşı esnek ve dirençli olmasına katkı sağlıyor.

Schott, “Eğer Sudoku’dan hoşlanmıyorsanız, Sudoku oynamayın,” diyerek zevk alınan etkinliklerin beynin daha aktif kalmasına yardımcı olduğunu vurgulamaktadır.

2. GÜN BOYU AKTİF KALIN

Fiziksel egzersiz, beyin sağlığının korunmasında vazgeçilmez bir unsurdur. Profesör Schott, kalp atış hızını artıran egzersizlerin haftada en az üç-dört kere 20 dakika yapılmasını önermektedir. Düzenli egzersiz; kan basıncını, kolesterolü ve vücut ağırlığını dengeleyerek genel sağlığı iyileştiriyor. “Kaslardan salınan maddelerin beyne etki ederek yapısını değiştirdiği düşünülmektedir,” şeklinde açıklama yapmaktadır.

3. YÜRÜYÜŞ YAPIN

Beyin sağlığı için yüksek yoğunluklu egzersiz zorunlu değildir. Sadece basit yürüyüşler bile beyin fonksiyonlarını güçlendirebilir. Schott, “Hayat boyu az ama düzenli aktiviteler, en faydalı olanlardandır,” diyor. 2023 yılına ait araştırmalar, günde 4.000’den az adım atmanın bile beyin sağlığı üzerinde olumlu etkileri olduğunu göstermiştir. Bu durum, daha ulaşılabilir bir hedef olarak öne çıkmaktadır.

4. SOSYAL BAĞLARI GÜÇLENDİRİN

Güçlü sosyal ilişkiler, beyin sağlığı için kritik bir faktör niteliğindedir. 2023 tarihli bir çalışma, sosyal temas yoksunluğunun beynin hipokampüs bölgesinde hacim kaybına ve bilişsel performans düşüşüne sebep olduğunu ortaya koymaktadır. Bu durum Alzheimer gibi nörolojik hastalık riskini artırabilir. Schott, “Sevdiklerinizle bağlantıda kalın ve keyif aldığınız sosyal etkinliklerde bulunun,” tavsiyesinde bulunuyor.

5. KAN BASINCINI KONTROL ALTINDA TUTUN

Kan basıncının yalnızca kalp sağlığı için değil, beyin sağlığı açısından da önemli olduğu belirtilmektedir. Schott, özellikle 30-40 yaşlarındaki bireylerin düzenli kan basıncı kontrolü yaptırmasını önermektedir. Yüksek kan basıncının beyin damarlarını zorlayarak serebrovasküler hastalıklara ve demansa yol açabileceğine dikkat çekmektedir. “Kan basıncını düşürmek, damarları güçlendirerek tıkanma ve kanama riskini azaltmaktadır,” diye ekliyor. Bu öneriler, beyin sağlığını destekleyerek yaşam kalitesini artırmayı hedeflemektedir. Profesör Schott’un sunduğu bilimsel tavsiyeler, günlük yaşama kolayca entegre edilebilecek pratik yöntemler sunmaktadır.