Emine Saydam

Piyasaların Gözü Fed'in Faiz Kararına Kilitlendi

Piyasaların Gözü Fed'in Faiz Kararına Kilitlendi

Fed Toplantısı Öncesi Ekonomik ve Siyasi Dinamikler

ABD Merkez Bankası (Fed) bu haftaki toplantısında faiz oranlarında bir değişiklik yapması beklenmiyor; ancak ekonomik verilerin ve siyasi baskıların Banka'nın politikaları üzerindeki etkilerinin devam etmesi öngörülüyor.
Fed'in faiz kararı toplantısı, piyasalardaki en önemli gelişmeler arasında yer alırken, makroekonomik dinamiklerin yanında siyasi etmenlerin de önemli bir rol üstlendiği görülüyor.
ABD Başkanı Donald Trump'ın Fed Başkanı Jerome Powell'a yönelik eleştirileri, Banka'nın bağımsızlığı konusunda soru işaretlerinin artmasına sebep oldu. Trump’ın Powell'ın görevine son vermeyeceği yönündeki açıklamaları, Fed'in bağımsızlığına dair endişeleri bir nebze hafifletmiş olsa da, Powell'a faiz indirimleri konusunda yapılan baskılar kaygıların sürmesine neden oluyor.
Öte yandan, ABD'de açıklanan makroekonomik verilerin, ülke ekonomisinin güçlülüğünü koruduğunu göstermesi, Fed'in beklemede kalma kararını destekliyor.
Fed, kararlarını alırken makroekonomik verileri dikkate alırken, siyasi baskıların da politikalarının seyrini etkileyeceği düşünülüyor.
Commerzbank ABD Fed Ekonomisti Bernd Weidensteiner, "Fed'in bağımsızlığı şu anda onlarca yıldır olmadığı kadar tehdit altında." değerlendirmesinde bulundu.
Weidensteiner, Powell'ın, merkez bankasının bağımsızlığını savunan pek çok büyük ABD bankasının temsilcileri tarafından desteklendiğini vurgularken, "ABD Hazine Bakanı Scott Bessent yakın zamanda, Powell’ın istersen Mayıs 2026’ya kadar görevde kalabileceğini belirtti. Bu nedenle, Powell'ın görevden alınması en azından şimdilik gündemde değil." şeklinde konuştu.
Weidensteiner, Fed toplantısında faiz oranlarının değiştirilmemesi durumunda Trump'ın tepkisinin yeniden artabileceğini ifade etti.
Weidensteiner, "ABD'de açıklanan son enflasyon verileri için endişe verici değil; ancak yüksek tarifelerin etkileri giderek daha fazla hissedilmeye başladı." diyerek, Bankanın tarifelerin etkisi hakkında daha fazla veri görmek isteyeceğini ve muhtemelen faiz oranlarını değiştirmeyeceğini ifade etti.
"FAİZ KARARININ OY BİRLİĞİYLE ALINMASI PEK OLANAKLI GÖRÜNMÜYOR"
Weidensteiner, "Bu sefer faiz kararının oy birliğiyle alınması pek olası görünmüyor." yorumunu yaptı.
Fed Yönetim Kurulu Üyesi Christopher Waller, para politikasının sıkı olduğunu vurgularken, bu ay içinde politika faizinde indirim ihtimalinin değerlendirilebileceğini belirtti. Fed'in Denetimden Sorumlu Başkan Yardımcısı Michelle Bowman da daha hızlı bir faiz indirimi için istekli görünüyor. Ancak genel olarak, Powell'ın Federal Açık Piyasa Komitesinde (FOMC) destek bulmasında zorluk yaşamayacağı düşünülüyor. Fed'in eylül ayındaki toplantısında faiz oranlarını düşürmesi bekleniyor. Zira Donald Trump'ın uluslararası anlaşmalarının çoğu o zamana kadar muhtemelen tamamlanmış olacak; bu durum da uzun vadeli tarifelerin seviyesinin tahmin edilmesini kolaylaştıracak. Powell, para politikasının ayarlanması için bu netliğin her zaman bir ön koşul olduğunu vurgulamaktadır.
Rabobank Kıdemli ABD Stratejisti Philip Marey, "Fed'in bağımsızlığını kaybetmesini beklemiyoruz; ancak 2026'da faiz indirimine yönelmesi, Fed'in para politikasını Trump'ın etkisinden koruyabilme olasılığından daha yüksek." dedi.
Marey, tarifelerin beklenen etkisinin Fed'i iki zıt yönde çektiğini belirtti ve şu şekilde devam etti: "Enflasyonun yukarı yönlü etkisi faiz artışına gerekçe oluşturabileceği gibi, ekonomik büyüme üzerindeki aşağı yönlü etkisi de faiz indirimine neden olabilir. Bu nedenle, Fed'in tepkilerinin yavaş ve ılımlı olacağına inanıyoruz. Şu aşamada, yılın geri kalanında yalnızca bir faiz indirimi bekleniyor ve bu indirim muhtemelen eylülde gerçekleşecek." değerlendirmesini yaptı.
Marei, Fed'in ekonomik faaliyetleri desteklemek için sınırlı bir alanı olduğunu belirterek, Bankanın enflasyonla mücadele ederken, kredibilitesini de koruma zorunluluğunu vurguladı.
"EKİM VE KASIM AYLARINA KADAR DAHA ILIMLI BİR ENFLASYON RAKAMI GÖRMEMİZ PEK OLASI DEĞİL"
ING Uluslararası Başekonomisti James Knightley, "Bu ay herhangi bir faiz indirimi beklemiyoruz; ancak Fed'in aralık ayında bir hamle yapmak için zemin hazırlamaya başlayacağını düşünüyoruz." diyerek süreci değerlendirdi.
Knightley, enflasyonun yılın ilerleyen dönemlerinde hızla daha ılımlı seviyelere düşebileceğini; ancak önümüzdeki birkaç ay içinde tarifelerin enflasyonu yukarı çekmesinin muhtemel olduğunu belirtti. Bu bağlamda, ekim ve kasım aylarına kadar daha ılımlı bir aylık enflasyon rakamı görmenin olası olmadığını ifade etti.
Pantheon Macroeconomics Kıdemli ABD Ekonomisti Oliver Allen ise, haziran ayına dair tarım dışı istihdamın yaklaşık 150 bin arttığını hatırlatarak, Fed'in faiz indirimini haklı çıkarmasının zor olacağını dile getirdi.
Allen, "Ancak önümüzdeki bir iki ay içerisinde, özellikle işgücü piyasasına dair bazı verilerin, Fed'i eylül ayına kadar faiz indirimine başlama konusunda ikna edeceğini düşünüyoruz." dedi.