Orban, Avrupa Birliği'nin Dağılma Sürecine Dikkat Çekti

Macaristan Başbakanı Viktor Orban, ekonomi odaklı haber platformu EconomX ile gerçekleştirdiği mülakatta, Avrupa Birliği'nin çöküş sürecine girdiğini öne sürdü.
Orban, Macaristan'ın geleceğini bu birlikle daha fazla ilişkilendirmemesi gerektiğinden, euro para birimini benimsememesi gerektiğini belirtti.
Ticaretinin büyük bir kısmını 27 üyeli bu blokla gerçekleştiren ve yirmi yıl önce üye olmasının ardından milyarlarca euroluk Avrupa Birliği fonları ile ekonomisini modernize eden Macaristan, şu anda euroyu kabul etmeye uygun şartları taşımadığına dikkat çekti.
Danimarka'nın aksine, Macaristan'ın para birimine katılım konusunda yasal olarak vazgeçme hakkı bulunmuyor. Polonya, Çek Cumhuriyeti ve Romanya gibi diğer bazı Doğu Avrupa ülkeleri ise, en azından şu aşamada, euro bölgesinin dışında kalmayı sürdürüyor.

2010 yılından bu yana iktidarda olan Orban, hukukun üstünlüğüne yönelik reformları nedeniyle Avrupa Birliği'nin Macaristan'a ayırdığı milyarlarca avroluk fonu dondurması sebebiyle, AB'ye yönelik sert eleştirilerde bulunmaya başladı.

SEÇİMLER BAHARDA
Orban'ın açıklamaları, yükselen muhalefet adayı Peter Magyar'ın politikalarıyla büyük bir tezat oluşturuyor. Magyar, askıya alınan Avrupa Birliği fonlarını yeniden gündeme getirerek, AB’nin en yoksul ekonomilerinden birini euro'ya daha da yaklaştırma sözü vererek seçim çalışmalarını sürdürüyor.
Parlamento seçimlerinin 2026 baharında yapılması planlanıyor; ancak kesin tarih henüz belirlenmiş değil.
Orban, eski maliye bakanı Mihaly Varga'nın nisan ayındaki görevi devralmasından bu yana Merkez Bankası'nın politikaları hakkında doğrudan yorum yapmaktan kaçınsa da, bankanın uyguladığı yüzde 6,5'lik ana faiz oranının, Avrupa Birliği içindeki en yüksek oran olduğunu ve "olması gerekenden daha yüksek" olduğunu ifade etti.
Banka, eylül ayında faiz indirimine bir yıl boyunca ara vermişti. Bu gelişme, euro da dâhil olmak üzere yabancı para birimlerine yönelik yerli tasarruf akışını durdurma çabalarıyla beraber forint'in euro karşısında 15 ayın en yüksek seviyesine ulaşmasına yardımcı oldu.