MİT Başkanı Kalın: "Ateşkes, tarihi bir fırsat; uygulanması öncelikli görevimiz!"

MİT Başkanı İbrahim Kalın'dan Önemli Açıklamalar

MİT Başkanı İbrahim Kalın, Türkiye'de ilk olarak gerçekleştirilen "Uluslararası İstihbarat Çalışmaları Kongresi"nde güncel gelişmelerle ilgili açıklamalarda bulundu. Kalın, Gazze'de sağlanan ateşkesin hassas olduğunu vurgulayarak, "Uygulanması ve denetlenmesi büyük bir dikkat gerektirmektedir" ifadesini kullandı.

Milli İstihbarat Akademisi'nin düzenlediği Kongre'de konuşan Kalın, Gazze'de gerçekleştirilen ateşkes hakkında değerlendirmelerde bulundu.

"Elimizde Artık Bir Ateşkes Var"

Bu tür kırılgan ortamlarda ihlaller ve sabotajların her zaman olabileceğini ifade eden Kalın, şunları söyledi: "Gazze'deki ateşkes, son zamanlarda önemli bir dönüm noktası oldu. 2 yıldır süren Gazze halkına yönelik soykırım politikaları, artık bugün itibarıyla bir ateşkes ile son buldu. Bu durumu ifade ederken tabii ki büyük bir ihtiyat ve dikkatle yaklaşıyorum. Zira, ateşkesin uygulanması, bundan sonraki en önemli görevimiz olacak. Kırılgan bir ateşkes sağlandı ve bunun sahada denetlenmesi büyük bir hassasiyet gerektiriyor. Bu tür kırılgan ortamlarda ihlallere ve sabotajlara her zaman rastlanabilir, ancak bugün artık elimizde bir ateşkes bulunuyor."

"Sorunun Çözümü İçin İlk Adım"

Sadece arabulucu ülkelerin değil, Avrupa'dan Amerika'ya, Asya'dan Orta Doğu'ya tüm uluslararası toplumun bu ateşkesin kalıcı hale gelmesi için rolü olduğunu belirten Kalın, "Bu ateşkes yalnızca sorunun çözümü değil, aynı zamanda ilk adımdır. Sorun, ancak Filistin Devleti kurulduğunda ve Orta Doğu'da iki devletli çözümler hayata geçirildiğinde gerçek manada çözüme ulaşabilecektir. Bunun imkansız olmadığına inanıyoruz. Önceki gün gerçekleştirdiğimiz yoğun müzakerelerde de açıkça gördük ki, karşılıklı güvenin olmadığı bir ortamda sorunu çözecek olan şey irade, niyet, kararlılık ve bunların ortaya koyduğu umuttur" dedi.

Kalın, Gazze'de akan kanın durması ve gözyaşlarının dinmesi için tarihi bir fırsatın ellerinde bulunduğuna dikkat çekerek, bu fırsatı kalıcı hale getirmek için herkesin üzerine büyük bir sorumluluk düştüğünü vurguladı. Türkiye'nin bu süreçte akan kanın durması ve soykırımın sona ermesi için her an çalıştığını belirten Kalın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kararlılığının Birleşmiş Milletler'den uluslararası toplantılara kadar en yüksek düzeyde ifade bulduğunu aktardı.

"Terörsüz Türkiye İle Gerçek Bir Kucaklaşmayı Hedefliyoruz"
Türkiye Yüzyılı perspektifinin en önemli unsurlarından birinin "Terörsüz Türkiye" hedefi olduğunu belirten MİT Başkanı Kalın, şunları ekledi:

"Terörsüz Türkiye' hedefi ile yalnızca Türkiye'nin karşı karşıya olduğu 40 yıllık PKK terörünü sonlandırmayı değil, bütün bölgenin her türlü terör örgütünden ve vekil güçlerden arındırılmasını, bölgenin kendi dinamikleri üzerine güven ve istikrar sistemi kurmasını amaçlıyoruz. Bu yönde attığımız adımlar tarihi bir niteliğe sahiptir. Gelecek adımlarla ülkemizi ve bölgemizi tüm terör tehditlerinden arındırmayı, Türk, Kürt, Arap ve diğer unsurlarıyla gerçek bir kucaklaşma ve barış ortamı yaratmayı hedefliyoruz."

"Yeni Suriye'yi İnşa Etmek Hepimizin Sorumluluğu"
Suriye'de Esad rejiminin yıkılmasıyla birlikte ülkenin yeni bir aşamaya girdiğini belirten Kalın, toprak bütünlüğünün korunması, siyasi birliğin sağlanması, ekonomik kalkınmanın ve toplumsal bütünlüğün ileriye taşınması için yoğun çaba sarf ettiklerini ifade etti.

Kalın, Suriye yönetimini devralan yeni yönetimin büyük zorluklarla karşılaştığını aktararak, şu değerlendirmelerde bulundu: "Yaklaşık 60 yıllık Baas rejimini yıkan ve 14 yıllık iç savaşı sona erdiren bir dönemin ardından, Suriye'yi yeniden inşa etmek kolay bir iş değil. Suriye'nin yeni yönetimi çökmüş bir devleti, bölünmüş bir toplumu ve iflas etmiş bir ekonomiyi devraldı. Bu yapıyı tekrar inşa etmek, sadece Suriyelilerin değil, hepimizin ortak sorumluluğudur."

"Rusya-Ukrayna Savaşında Çözüme İnanıyoruz"
Sıcak çatışma alanlarından biri olan Rusya-Ukrayna savaşında Türkiye'nin bugüne kadar kritik roller üstlendiğine dikkat çeken Kalın, sözlerine şöyle devam etti:

"Bu savaşın sona erdirilmesi için Türkiye olarak bütün taraflarla aynı anda temas kuran bir ülke konumundayız. Cumhurbaşkanımızın liderlik diplomasisi yoluyla hem Rusya Devlet Başkanı ile hem de Ukrayna Devlet Başkanı ile yürütülen yoğun diplomasi faaliyetleri sonucunda bildiğiniz gibi İstanbul'da son 3 ay içinde 3 toplantı gerçekleştirildi. Uzun bir aradan sonra Rusya ve Ukrayna heyetleri doğrudan müzakereler yapma imkanı buldular. Türkiye olarak bu çalışmalara ev sahipliği yapmaya, arabuluculuk yapmaya ve kolaylaştırıcı bir rol oynamaya devam edeceğiz. Rusya-Ukrayna savaşının müzakere ve diyalog yoluyla barışla çözülebileceğine inanıyoruz."