Madagaskar'da Protestolar Derinleşiyor: Cumhurbaşkanı Rajoelina'nın Gizli Tahliyesi İddiası

Madagaskar’da iki haftadır devam eden protestolar, ülkeyi siyasi bir kriz ortamına sokarken, bazı askeri birliklerin protestoculara destek verdiği yönündeki haberlere dayanarak çarpıcı bir iddia gündeme geldi. Yönetim üzerine yapılan "darbe" suçlamalarının ardından, Cumhurbaşkanı Andry Rajoelina’nın Fransız ordusuna ait bir uçakla ülkeyi terkettiği iddia ediliyor.
Fransız Ulusal Radyosu RFI’nin aktardığı bilgilere göre, 12 Ekim gecesi başkent Antananarivo’dan helikopterle gizlice Sainte-Marie Adası’na götürülen Rajoelina, burada bekleyen Fransız ordu mensubu askeri bir uçağa bindirildi ve Fransız askerleri tarafından korunan bir şekilde tahliye edildi.

RFI, operasyonun Fransız askeri otoriteleri tarafından yönetildiğini, Rajoelina’nın ilk olarak La Reunion’a götürüldüğünü ve ardından ailesiyle birlikte başka bir lokasyona hareket ettiğini belirtti.
Haberde, Paris yönetiminin bu tahliyeyi barışçıl bir geçiş sağlamak amacıyla gerçekleştirdiği, ancak Fransa'nın Madagaskar’da herhangi bir askeri müdahalede bulunmayı düşünmediği vurgulandı. Fransa makamları, konuyla ilgili resmi bir açıklama yapmazken, Rajoelina'nın nerede bulunduğuna dair belirsizlik devam ediyor.

ULUSA SESLENİŞ KONUŞMASI YAPTI

Rajoelina, sosyal medya aracılığıyla yaptığı ulusa sesleniş konuşmasında, "Bu sorunların çözümü için tek bir yol var; o da yürürlükteki anayasaya saygı göstermektir." şeklinde ifade etti.
Cumhurbaşkanı, "Ülkemizin birliğini korumak ve bu krizden çıkmak için diyaloğa açık olmalıyız." diyerek ulusal birlik vurgusunu yineledi.

Rajoelina güvenlik nedeniyle "güvenli bir bölgede" olduğunu belirtirken, tam olarak nerede olduğuna dair bilgi vermekten kaçındı.

PROTESTOLARDA 22 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ

Madagaskar'da son haftalarda elektrik ve su kesintilerine karşı başlatılan gösteriler, hızla Cumhurbaşkanı Rajoelina’nın istifasının talep edildiği hükümet karşıtı protestolara dönüşmüştü. Ekonomik sorunların derinleştiği ülkede halkın tepkisi büyürken, eylemler sırasında kamu binalarına saldırılar gerçekleştirildi ve bazı bölgelerde ordu ile protestocular arasında çatışmalar yaşandı. Ordunun özel bir birimi olan Kamu Hizmetleri ve Yerel Yönetimlerin Korunma Destek Birliği (CAPSAT), protestocularla dayanışma içerisinde hareket ettiğini açıklamıştı. Son verilere göre, protestolarda şu ana kadar en az 22 kişinin yaşamını yitirdiği ve yüzlerce kişinin yaralandığı bildiriliyor.