KKTC Cumhurbaşkanı Erhürman: Türkiye, Adanın Tam Garantörü!

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Erhürman'dan Değerlendirmeler

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman, dün gerçekleşen devir teslim töreninin ardından çeşitli konular hakkında düşüncelerini paylaştı.

Siyasi eşitlik konusunda kesinlikle taviz vermeyeceklerini vurgulayan Erhürman, "Kıbrıslı Rumlar iktidarı veya varlığı paylaşmak istemez" anlayışını eleştirerek, "Kıbrıs Rum liderliği, müzakereler tarihimizde bize bunu defalarca gösterdi." şeklinde konuştu.

Seçim sonuçlarından Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) ilişkilerine, Ada'daki yabancı asker varlığından Birleşmiş Milletler'e (BM) kadar pek çok konuyu ele alan Erhürman'ın değerlendirmelerinden öne çıkan başlıklar şöyle:

DERİN DEMOKRASİ BİLİNCİ: Kıbrıs Türk halkında derin bir demokrasi bilinci bulunmaktadır. Meclis içinde hararetli tartışmalar yaşansa da, dışarıda bir araya gelerek sohbet edilebiliyor. Böylece yurttaşlarımızda derin kökleri olan bir demokrasi anlayışı ve hoşgörü varlığını sürdürmektedir.

KIBRIS TÜRK HALKI KAZANDI: Bu seçimde kaybeden yoktur. Kıbrıs Türk halkı, çocuklarımız ve kardeşliğimiz bu seçimle kazanan taraf oldu. "Biz kazandık, onlar kaybetti" gibi bir anlayışı kesinlikle benimsemiyorum.

AYRIŞMAYA İZİN VERMEYECEĞİM: Cumhurbaşkanı olarak ana görevim temsil etmektir. Bu yüzden ayrışmaya asla izin vermem. Halkımızın demokrasi kültürü çerçevesinde böyle bir ayrışma asla kabul edilemez. Bu sorunu hızla aşacağımıza ve birlikte çalışmaya döneceğimize inanıyorum.

"SİYASİ EŞİTLİK KIRMIZI ÇİZGİ"

EŞİTLİK KONUSUNDA GERİ ADIM ATILIYOR: Güney Kıbrıs Rum Yönetimi halkının, Kıbrıs sorunu hakkında derin bilgiye sahip olduğunu düşünmüyorum. Ancak liderlik düzeyinde, uzun yıllara dayanan müzakere deneyimimiz, siyasi eşitlik konusundaki çekincelerini açıkça ortaya koyuyor.

ANNAN PLANI: Referandum öncesinde, GKRY lideri Nikolas Papadopulos çözümü isteyen taraf gibi görünse de, son anda yaptığı açıklamalarla bu konuda gerçekten istekli olmadığını göstermiştir. O dönemde, başka bir Kıbrıslı Rum liderinin, siyasi eşitlik konusundaki tavrı nedir? Bunlar müzakerelerin kritik anlarıdır.

DEFALARCA GÖSTERDİLER: "Kıbrıslı Rumlar iktidarı veya varlığı paylaşmak istemez." anlayışını ben de duydum; ancak Kıbrıs Rum liderliği, müzakerelerde bunu her zaman kanıtlamıştır.

EĞER MASAYA OTURACAKSAK: BM Güvenlik Konseyi kararını müzakere etmeyeceğim. Siyasi eşitlik benim için yaşamsal bir kırmızı çizgidir; dolayısıyla bu konuda herhangi bir pazarlığa girmeyeceğim.

"BM, KENDİ SÖZLERİNE SAHİP ÇIKSIN"

KIBRIS TÜRK HALKININ TAHAMMÜLÜ YOK: BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, müzakerelerde zaman sınırlaması gerektiğini belirtti. Kıbrıs Türk halkının bu tür belirsizliklere karşı tahammülü kalmadı.

KENDİMİZİ GÜVENDE HİSSETMEMİZ GÜÇLEŞİYOR: Son iki yılda Güney Rum kesiminde yabancı askeri varlığın artması, Türkiye'nin konumunu daha da önemli hale getiriyor. Türkiye Cumhuriyeti, Ada'nın garantörü olarak konumunu korumalıdır.

TÜRKİYE'YLE İLİŞKİLERİMİZ ÇOK ÖZEL: Seçim süresince, hiçbir cumhurbaşkanının Türkiye ile istişare etmeden müzakere yürütmediğini vurguladım. Türkiye Cumhuriyeti bizim kardeş ülkemizdir ve ilişkilerimiz son derece özeldir. Bu bağlamda, müzakereler her zaman Türkiye ile istişare içinde yürütülecektir.