Mert Doğru

Kalın Bağırsak Kanserinden Koruyan Besin: Günde 5 Tane Yeterli!

Kalın Bağırsak Kanserinden Koruyan Besin: Günde 5 Tane Yeterli!

CEVİZİN KANSER RİSKİNİ AZALTMAK ÜZERİNE ETKİLERİ

Yapılan araştırmalar, cevizlerin, diğer besinlerden daha etkili olduğunu ve sinerjik faydalar sunduğunu ortaya koymaktadır. Dengeli bir beslenme ile sağlıklı bir yaşam tarzının tamamlayıcı bir parçası olarak çiğ veya hafif kavrulmuş cevizlerin tüketimi, kanser riskinin azaltılmasına katkı sağlayabilir.
Kanser, öngörülemeyen bir hastalık olarak bilinse de araştırmalar, yaşam tarzı ve beslenmenin kanserden korunmada tahmin edilenin çok daha büyük bir role sahip olabileceğini göstermektedir. İncelenen birçok gıda arasında ceviz, zengin biyoaktif bileşenleri ile bilim insanlarının ilgisini çekmeyi başarmıştır. Giderek artan sayıda çalışma, günde yaklaşık beş ceviz yemenin kolon kanseri riskini azaltmaya yardımcı olabileceğini işaret etmektedir. Ancak bu kuruyemişlerin nasıl tüketildiği, miktarları kadar önem taşımaktadır.

Araştırmacılar, cevizde omega-3 yağ asitleri, E vitamini türevi olan tokoferoller, β-sitosterol gibi bitki sterolleri ve pedunculagin isimli bir polifenol gibi güçlü bileşenler tespit etmişlerdir. Hayvan deneylerinde, ceviz içeren diyetler, tümör hücresi proliferasyonunu azaltarak ve tümörleri besleyen yeni kan damarlarının oluşumunu engelleyerek kolon, meme, prostat ve böbrek kanserlerinin gelişimini yavaşlatmıştır.

Özellikle kolon kanseri konusunda, cevizlerin sadece tek bir "sihirli" bileşenden ziyade birden fazla mekanizma ile etkili olduğu gözlemlenmiştir. İnsanlarda cevizlerin kanserle ilişkili gen aktivitelerini değiştirip değiştiremeyeceğini belirlemek için devam eden küçük bir pilot klinik çalışma mevcuttur; ancak kesin sonuçlar henüz yayınlanmamıştır.
Çalışmaların önemli bir bulgusu, tam cevizlerin yalnızca izole besin maddelerini içeren diyetlerden çok daha etkili göründüğüdür.

Örneğin, araştırmacılar cevizleri eşit miktarda omega-3 yağ asidi ile karşılaştırdığında, cevizlerin tümörleri azaltmadaki etkinliği daha yüksek bulunmuştur. Bu durum, cevizdeki farklı bileşenlerin bir arada çalışarak birbirlerinin kanser önleyici özelliklerini güçlendirdiğine ve bu olayın "gıda sinerjisi" olarak adlandırıldığına işaret etmektedir.
Kısaca, ceviz tüketimi, takviyelerin sunduğundan daha geniş bir yarar sunar.

Ceviz, şeker, tuz veya ağır işleme tabi tutulmadan çiğ veya hafif kavrulmuş olarak alınmalıdır. Bu yöntem, aşırı ısı veya kimyasallardan etkilenebilen hassas omega-3 yağları ve antioksidan bileşenlerin korunmasına yardımcı olur.

Kanser önlemede etkili olduğunu gösteren araştırmada günlük yaklaşık 56-60 gram, yani yaklaşık beş tam ceviz kullanılmıştır. Bu ise çoğu birey için çeşitli ve bitki açısından zengin bir beslenmenin parçası olarak eklenebilecek makul ve sürdürülebilir bir porsiyon olarak değerlendirilebilir. Cevizleri taze meyveler, yeşil yapraklı sebzeler ve tam tahıllarla bir arada tüketmek, farklı besinlerin birbirlerinin biyoaktif bileşenlerini tamamlayabileceği için faydalarını daha da artırabilir.

Unutulmamalıdır ki, cevizler tek başına kimseyi kanserden "koruyamaz". Şu ana kadar yapılan araştırmalar, dengeli bir diyet, düzenli fiziksel aktivite ve sağlıklı bir kiloyu korumanın dahil olduğu genel sağlıklı yaşam tarzının bir parçası olarak cevizlerin muhtemel rolünü öne çıkarmaktadır.
Cevizin esas değeri, birden fazla mekanizma ile etki eden benzersiz bir besin karışımı sunmasında yatmaktadır. Bu durum, onları uzun vadeli bir önleme planında etkili bir müttefik yapabilir; ancak sihirli bir çözüm olarak değil, kanser riskinin azaltılmasında daha geniş bir yapı içinde yer alan bir unsur olarak değerlendirilmelidir.

Bu makale yalnızca genel bilgilendirme amacı taşımaktadır ve doktor tavsiyesi olarak alınmamalıdır. Makalenin içeriğinden yola çıkarak okuyucunun kendi başına yaptığı teşhislerden ntv.com.tr hiçbir şekilde sorumlu değildir. Sağlıkla ilgili herhangi bir endişeniz varsa doktorunuza başvurmanız önemle tavsiye edilir.