James Webb’in Plüton’a dair çarpıcı bulgusu: “Yepyeni bir iklim dönemi başlıyor!"

Plüton'un Mavi Sisi, İklim ve Atmosfer Üzerinde Belirleyici Rol Oynuyor
James Webb Uzay Teleskobu'nu kullanan gökbilimciler, cüce gezegen Plüton’u saran gizemli mavi sisin, gezegenin iklimi ve atmosferi üzerinde kritik bir etkisi olduğunu keşfetti.
Nature Astronomy dergisinde yayımlanan yeni araştırma, yalnızca Plüton'un değil, Dünya dahil olmak üzere diğer gezegenlerin iklim geçmişine dair önemli bilgiler sunarak anlayışımızı köklü bir şekilde değiştirme potansiyeli taşımaktadır.
Araştırmanın baş yazarı, Paris Gözlemevi’nden gökbilimci Tanguy Bertrand, "Bu Güneş Sistemi’nde benzersiz bir durum ortaya çıkıyor. Yeni bir iklim türü tanımlıyoruz" şeklinde konuştu.
Plüton, 2015 yılında NASA’nın New Horizons uzay aracı tarafından dikkatlice incelenmişti. Bu misyon, Plüton'un beklenildiği gibi "ölü" bir gezegen olmadığını, dağlar, buzullar, donmuş kumullar ve çeşitli bileşenlerden oluşan karmaşık bir yüzeye sahip olduğunu ortaya koymuştu.
Metan ve azot gibi uçucu buzlar, mevsimlere göre yüzeydeki konumlarını değiştiriyordu. Ancak en dikkat çekici bulgulardan biri, Plüton'un ince atmosferinin büyük bir kısmının uzaya sızdığıydı. Üstelik bu gaz moleküllerinin bir kısmı, Plüton'un büyük uydusu Charon tarafından emiliyordu. Bu, Güneş Sistemi’nde başka hiçbir yerde gözlemlenmeyen bir durumdur.
ATMOSFER SOĞUTUCU BİR SİSLE KAPLI
Bu alışılmadık durumu açıklamak amacıyla 2017’de Xi Zhang liderliğindeki bir çalışmada, Plüton'un atmosferinin azot ve metandan oluşan soğutucu bir sisle dolu olduğu öne sürülmüştü. Bu sis, Plüton’a ulaşan zayıf Güneş ışığını gündüz absorbe ediyor ve ardından bu enerjiyi gece kızılötesi ışınım olarak uzaya yayıyordu. Ancak Plüton ile Charon’un yakın konumu, her iki gök cisminin sıcaklık verilerini karıştırıyordu ve bu teoriyi doğrudan test etmeyi zorlaştırıyordu.
Bu noktada devreye James Webb Uzay Teleskobu girdi. Teleskobun gelişmiş Orta Kızılötesi Gözleme Aracı (MIRI), Plüton ve Charon’dan gelen sinyalleri ayırt edebildi. Webb’in ölçümleri, Plüton'un atmosferindeki sisin tahmin edildiği şekilde kızılötesi ışınım yaydığını doğruladı.
Zhang, "Gezegen biliminde, bir hipotezin bu kadar hızlı, yalnızca birkaç yıl içerisinde doğrulanması oldukça nadirdir" diyerek, çalışmanın sonuçlarından büyük bir heyecan duyduklarını belirtti.
Araştırmacılar, Plüton'un atmosferindeki bu türe benzer sislerin yalnızca bu cüce gezegenle kısıtlı olmadığını ifade ediyor. Satürn’ün uydusu Titan ve Neptün’ün uydusu Triton gibi diğer gök cisimlerinde de benzer yapılar keşfedilmekte. Zhang, bu cisimlerin gezegensel iklimlerdeki rollerinin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğinin altını çiziyor.
DÜNYA’NIN GEÇMİŞ İKLİMİYLE BENZERLİKLER TAŞIYOR
Çalışma, aynı zamanda Dünya’nın geçmiş dönemlerindeki iklimine dair çarpıcı soruları gündeme getiriyor. Yaklaşık 2.4 milyar yıl önce, atmosferde oksijen olmadan bile yaşamın mevcut olduğunu hatırlatan Zhang, o dönemde Dünya’nın atmosferinin Plüton'a benzer şekilde azot açısından zengin ve hidrokarbon bakımdan zengin olduğunu belirtiyor.
Zhang, "Plüton'un sisi ve kimyasını inceleyerek, erken Dünya’nın yaşanabilir hale nasıl geldiğini daha iyi kavrayabiliriz" diyerek, bu araştırmanın yalnızca uzak bir cüce gezegenle değil, aynı zamanda gezegenimizin geçmişiyle de ışık tuttuğunu vurguladı.