İran Rejimi Çökerse Yaşanacak Olası Senaryolar!

İsrail ve İran Arasındaki Savaşta Rejim Değişikliği İhtimalleri Gündemde
İsrail ile İran arasında tırmanan çatışmalar, Tahran'da rejim değişikliği senaryolarını gündeme getirdi. İsrailli yetkililer, özellikle Başbakan Benyamin Netanyahu, "Hamaney’in ölümü savaşı sona erdirir." şeklinde ifadelerde bulunarak, İran'ın üst düzey yöneticilerine yönelik tehditlerde bulunuyor. Bunun yanı sıra, Savunma Bakanı Katz, Hamaney'e "Sonun Saddam gibi olacak." mesajını iletiyor. Ancak Washington yönetimi, bu hedefe ilişkin mesafeli bir tutum sergiliyor.
Netanyahu, daha önce İran'ın nükleer programını hedef aldıklarını belirtmişti. Ancak son günlerde Tel Aviv, İran'daki rejim değişikliğine yönelik daha fazla vurgu yapmaya başladı.
HANGİ SENARYOLAR MASADA?
İngiliz Guardian gazetesinden Patrick Wintour, "Bir iç çöküş mü, yoksa bir geçiş mi: İran’da rejim değişikliği nasıl olabilir?" başlıklı bir makalede bu olasılıkları ele aldı. Wintour, köklü bir otoriter rejimin yıkılmasının, bastırılmış güçlerin ortaya çıkmasına neden olabileceğini belirtiyor. Yazar, muhtemel bir çöküşün, zaman zaman rejime karşı çıkan etnik gruplar için fırsatlar sunabileceğine dikkat çekiyor.
DARBE GİRİŞİMİ OLUR MU?
Wintour, aynı zamanda bir darbe girişiminin olasılığını da gündeme getirdi. Devrim Muhafızları'nın önemli kadrolarının kaybına rağmen, rejim politikalarından rahatsız olan bazı subayların darbe yapabileceğini savunuyor. Fakat böyle bir durumun daha özgürlükçü bir rejim garantisi taşımadığını da vurguladı. Ayrıca, kulislerde acil durum hükümetine dair dedikoduların yayıldığını aktardı. Bu bağlamda, İran'ın eski Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, eski Dışişleri Bakanı Cevad Zarif ve eski Meclis Başkanı Ali Laricani’nin de yer alabileceği belirtildi.
Guardian'ın yazısına göre, tam anlamıyla bir siyasi çöküş durumunda, Evin Hapishanesi’nde bulunan siyasi mahkumlar arasından İran'ın yönetimini devralabilecek bir figür öne çıkabilir. 2011 yılından bu yana ev hapsinde tutulan eski başbakan Mir Hüseyin Musevi'nin serbest bırakılması olasılığı da hatırlatıldı.
BATININ BİR HAZIRLIĞI YOK
Wintour'un makalesinde, Kanada'da düzenlenen G7 Zirvesi'nde Avrupa ülkeleri arasında İran'da rejim değişikliği fikri hakkında ciddi bir görüş ayrılığı olduğu da vurgulandı. Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un, "Rejimi plan olmadan değiştirmek stratejik bir hata olur." şeklindeki sözleri dikkat çekti. Irak örneğini veren Macron, İran'da benzer gelişmelerin kaosa yol açabileceğini belirterek, rejim değişikliğinin sadece halkın iradesiyle gerçekleşmesi gerektiğini ifade etti. Almanya Başbakanı Friedrich Merz ise, Macron'un karşısında durarak, "Molla rejiminin saldırıları, yalnızca dünyaya ölüm ve yıkım getirdi." diyerek İsrail'e destek verdi. Wintour’a göre, Batı'nın İran'da rejimin çökmesinin ardından nasıl bir yol izleyeceğine dair bir hazırlığı bulunmuyor.