Atilla Türkoğlu

İngiltere’deki tartışmalı kara kutu kararı: Avrupa Birliği uyumunun gizlenmesi mi söz konusu?

İngiltere’deki tartışmalı kara kutu kararı: Avrupa Birliği uyumunun gizlenmesi mi söz konusu?

İngiltere İşçi Partisi'nden Trafikte Güvenliği Artıracak Yeni Düzenlemeler

İngiltere'deki İşçi Partisi hükümeti, trafikte güvenliği artırmaya yönelik kapsamlı bir düzenleme hazırlıyor.

Yeni plan, Avrupa Birliği’nin Genel Güvenlik Yönetmeliği 2 (GSR2) ile uyumlu olarak, ülkede satılan tüm yeni araçlarda alkol kilidi (alcolock) ile kara kutu (event data recorder) gibi güvenlik sistemlerinin zorunlu hale getirilmesini öngörüyor.
Bu düzenlemenin uygulanması, İngiltere’nin Brexit sonrası Avrupa Birliği standartlarına dönüş yapması anlamını taşıdığı için ülkede büyük tartışmalara neden oldu. Özellikle Brexit destekçileri ve muhafazakâr kesimler, bu durumu “arka kapıdan Avrupa’ya geri dönüş” olarak değerlendirmekte.

ALKOL KİLİDİ VE KARA KUTU NEDİR?
Alkol kilidi (alcolock), sürücünün aracın çalıştırılmadan önce alkol seviyesini ölçen bir mekanizmadır. Sürücünün alkol seviyesi yasal sınırın üzerinde ise araç kullanılamaz.
Kara kutu ise, bir çarpışma öncesindeki hız, frenleme ve direksiyon hareketi gibi verileri kaydederek olası kazalarla ilgili soruşturmalar için bilgi sağlar.
GSR2 kapsamındaki düzenleme, yalnızca bu sistemlerle sınırlı kalmayıp; sürücü dikkat uyarıları, şerit takip desteği ve çarpışma önleyici teknolojileri de içermektedir.

"İDEOLOJİK DEĞİL, PRATİK"
Ulaştırma Bakanlığı'nın açıklamalarına göre, söz konusu düzenlemenin gerekçeleri arasında güvenliğin yanı sıra ekonomik nedenler de yer alıyor. Bakanlık, Avrupa'dan farklı standartlar geliştirmenin hem üretim maliyetlerini arttıracağını hem de Kuzey İrlanda gibi özel durumlara sahip bölgelerde uygulama sorunları yaşanabileceğini belirtti.
İşçi Partili yetkililer, bu düzenlemenin geri adım olmadığını, aksine uluslararası pazarlardaki rekabet gücünü korumak için “mantıklı bir adım” olduğunu savunuyor.

"HALKTAN GİZLENEN AB UYUMU"

Ancak Brexit yanlısı siyasetçiler ve bazı medya organları, hükümeti şeffaflık noktasında eleştiriyor. "Gizli AB dönüşü" söylemleriyle düzenlemenin, güvenlik gerekçesiyle kamuya yeterince açıklanmadan hayata geçirilmeye çalışıldığı iddia ediliyor.
Eleştirmenler, bu adımın siyasi bir geri adımı teknik bir gelişme olarak gösteren bir “maskelenmiş entegrasyon” çabası olduğunu öne sürmekte.

Sanayi kesiminden olumlu yorumlar gelse de, otomobil üreticileri bu tür standartların Avrupa pazarına uyumu kolaylaştırdığını ve ihracat açısından büyük avantajlar sağladığını belirtiyor. Ancak, bu teknoloji maliyetinin nihai araç fiyatlarına yansıyabileceği endişesi, tüketici açısından temkinli bir yaklaşım oluşturuyor.

Mayıs 2025’te gerçekleştirilen bir kamuoyu yoklamasında, katılımcıların yüzde 53’ü mahkeme kararıyla alkol kilidi takılmasına destek verdiklerini ifade etti. Dahası, bu grubun yüzde 56’sı sistemin yalnızca tekrar suç işleyenler için değil, tüm alkollü sürücüler için zorunlu hale gelmesi gerektiğini düşünüyor.
2013 ile 2024 yılları arasında İngiltere ve Galler’de 27 binden fazla tekrar eden alkollü araç kullanma vakası kaydedilmiş olması, trafik güvenliği savunucularına göre bu sistemin caydırıcılığını artırıyor.

Yeni Bir Güvenlik Standardı Geliyor mu?
Eğer yasa onaylanırsa, İngiltere’de satılan her yeni araç:
• Sürücünün alkol seviyesini ölçen ve limit aşıldığında motoru çalıştırmayan bir sistemle,
• Çarpışma öncesi verileri kaydeden kara kutularla,
• Şerit takibi ve çarpışma önleyici sürücü yardım sistemleriyle donatılmış olacak.