Gazeteci Hakan Tosun'un Trajik Ölümü: Dövülerek Hayatını Kaybetti

Gazeteci Hakan Tosun Saldırıya Uğradı, Beyin Ölümü Gerçekleşti

Çevre konularında yaptığı haberlerle tanınan gazeteci Hakan Tosun, İstanbul'un Esenyurt ilçesinde evine dönerken saldırıya uğradı. Şiddetli bir şekilde dövülen Tosun'un beyin ölümü gerçekleşti.

Hakan Tosun'un kardeşi Öznur Tosun, "Kardeşim, vatanı, milleti ve toprağı için mücadele eden son derece temiz bir insandı. Karıncayı bile incitmeyen, sabıka kaydı dahi olmayan bu kişi tamamen masumdu," şeklinde konuştu.

50 yaşındaki serbest gazeteci Hakan Tosun, cuma akşamı dövülerek Mehmet Akif Mahallesi'nde baygın bir halde 112 acil servis ekipleri tarafından bulundu.

Yaşamsal işlevlerinden neredeyse hiçbiri kalmadığı tespit edilen Tosun, hemen hastaneye kaldırıldı. Üzerinden kimlik çıkmayan Hakan Tosun'un kayıp başvurusu üzerine Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi yoğun bakım ünitesinde olduğu belirlendi. Gazeteci Fatoş Erdoğan, yakınlarının o bekleyişini görüntüledi.

Hakan Tosun'un arkadaşı Aslı Kahraman Eren, "Hakan Tosun, Esenyurt Mehter Caddesi'nde yürüyüş yaparken yanına yaklaşan bir araçtan inen kişiler tarafından aniden saldırıya uğradı. Aldığı darbeler nedeniyle ağır yaralandı," ifadelerini kullandı.

İKİ ŞÜPHELİ TUTUKLANDI

Saldırının ardından 18 ve 24 yaşındaki iki şüpheli, kasten yaralama suçlamasıyla gözaltına alındı ve tutuklandı.

HAKAN TOSUN KİMDİR?
Hakan Tosun, 1975 yılında İstanbul'da dünyaya geldi. Medya kariyerine 1993 yılında özel radyoların kurulumuyla teknik danışman olarak başlamıştır.
1998 yılında İzmir'e taşınan Tosun, burada çeşitli yerel televizyon kanallarında haber montaj operatörü olarak görev aldı.
2009 yılından itibaren belgesel yapımcılığına yönelen Tosun, özellikle doğa, şehir mücadelesi ve sosyal direniş konularında bağımsız projelerle tanınmıştır.
"Çatılara Doğru", "Tekel İşçileri", "Büyük Anadolu Yürüyüşü", "Dönüşüm (Gentrification)" ve "Validebağ Direnişi" gibi filmleriyle dikkat çekmiştir.
Gazetecilik alanındaki bağımsız duruşunu sürdüren Tosun, aynı zamanda "Doğa ve Kent Aktivizm Documentary" adlı yapım şirketinde de yönetmenlik yapmaktaydı.