Mert Doğru

Eski İsrail Başbakanı'ndan Netanyahu Hükümeti'ne Sert Eleştiri: "Gazze Bir Toplama Kampı!"

Eski İsrail Başbakanı'ndan Netanyahu Hükümeti'ne Sert Eleştiri:

İsrail Savunma Bakanı'nın Planı Tepki Topluyor

İsrail Savunma Bakanı Israel Katz’ın, Gazze Şeridi’ndeki Filistinlileri zorla yerinden ederek güneydeki Refah kentinde inşa edilecek bir kampa yönlendirme planı, ülke içinde de ciddi tepkilere yol açıyor. Katz’ın “insani kent” olarak adlandırdığı kamp hakkında değerlendirmelerde bulunan eski başbakanlardan Ehud Olmert, bu planın Filistinliler için bir “toplama kampı” anlamına geleceğini belirtti. Olmert, insanları böyle bir kampa zorlamanın “etnik temizlik” olacağını vurguladı. 
İngiltere basınından The Guardian'a röportaj veren Olmert, İsrail’in Gazze’de ve Batı Şeria’daki işgal altındaki Filistin topraklarında savaş suçları işlediğini, bir toplama kampının inşasının ise durumu daha da kötüleştireceğini ifade etti. 
“ETNİK TEMİZLİĞİN BİR PARÇASI OLUR”
İnsan hakları uzmanlarının da “insanlığa karşı suç” olarak nitelendirdiği “insani kent” projesine dair görüşlerini paylaşan Olmert, “Bu bir toplama kampı. Üzgünüm” şeklinde konuştu. 
Katz, planıyla ilgili olarak yerleştirilecek Filistinlilerin başka ülkelere gitmek haricinde kamptan çıkmalarına izin verilmeyeceğini belirtmişti. Ayrıca, İsrail ordusuna ilk aşamada 600 bin kişiyi alacak bir kamp inşaatı için operasyonel planlar geliştirmesi talimatı vermişti. 
Olmert, bu plana ilişkin olarak, “Eğer (Filistinliler) yeni ‘insani kente’ sınır dışı edilirse, bu durum, etnik temizliğin bir parçası olarak kabul edilebilir. Bu henüz gerçekleşmedi” ifadelerinde bulundu. Eski başbakan, yüz binlerce insan için bir kamp oluşturma girişiminin “kaçınılmaz yorumunun” bu olacağını da sözlerine ekledi. 
“FİLİSTİNLİLERİ KORUMAYI DEĞİL GÖNDERMEYİ AMAÇLIYOR”
Olmert, İsrail’in şu anda Gazze Şeridi’ndeki Filistinlileri zorla yerinden etmesinin etnik temizlik olarak değerlendirilemeyeceğini, çünkü “sivilleri çatışmadan korumak adına tahliye etmelerinin uluslararası hukuk açısından yasal olduğunu” ifade etti. 
Katz’ın “toplama kampı” planına Başbakan Binyamin Netanyahu’nun da destek vermesi dikkat çekerken, İsrail basını, kampın kurulacağı alanın güvenliğinden çekilmenin, mevcut ateşkes müzakerelerinde tıkanmaya neden olabileceğini belirtti. 
Olmert'e göre, aylarca devam eden şiddet dolu söylemler ve bakanların Gazze için yaptığı etnik temizlik çağrılarından sonra, mevcut “insani kent” planının Filistinlileri korumayı hedeflediğini söylemek inandırıcı değil. 
İsrailli eski başbakan, “Gazze’nin yarısından fazlasını ‘temizleyecekleri’ bir kamp inşa ettiklerinde, bu strateji kesinlikle Filistinlileri kurtarmayı amaçlamıyor. Bu, onları sınır dışı etmek, uzaklaştırmak için... En azından ben bunu başka şekilde yorumlamıyorum” dedi. 
“BU AFFEDİLEMEZ, KABUL EDİLEMEZ”
Görevde olduğu dönemde (2006-2009 yılları) birçok olayla ilgili değerlendirme yapan Olmert, Batı Şeria’da yasadışı yerleşimciler tarafından bir ABD vatandaşının da içinde bulunduğu Filistinlilerin öldürülmesini savaş suçu olarak nitelendirdi. Olmert, bu tür eylemlerin “affedilemeyeceğini ve kabul edilemeyeceğini” vurguladı. 
Bu saldırıların organize olmasının ve sürdürülebilir olmasının arkasında, İsrailli yetkililerin desteğinin bulunduğunu söyleyen Olmert, Gazze ve Batı Şeria'daki aşırı sağcı bakanları “içteki düşmanlar” olarak tanımladı. 
“İNSANLAR ‘MÜMKÜN OLAN HER ÇİZGİYİ AŞTINIZ’ DİYOR”
ABD’de artan bir İsrail karşıtlığına dikkat çeken Olmert, bunun antisemitizmle açıklanamayacağını belirtti. Olmert, “Pek çok kişi, bence, televizyon ve sosyal medya aracılığıyla gördüklerinden dolayı İsrail karşıtı” diyerek, bu durumun acı verici ama aynı zamanda normal bir tepki olduğunu ifade etti. Eski başbakan, İsrail’e “Mümkün olan her sınırı aştınız” diyen insanların olduğunu aktardı. 
Kendisi de 7 Ekim sonrası İsrail’in düzenlediği ilk saldırıları desteklediğini belirten Olmert, hükümetin ateşkes müzakerelerini terk etmesinin ardından ülkenin savaş suçu işlediği sonucuna vardığını kaydetti. 
“Bir meşru müdafaa savaşının başka bir boyuta dönüşmesi karşısında utanç ve kalp kırıklığı duyuyorum” diyen Olmert, savaş suçlarını “ihmale ve büyük ölçekteki ölüm ve yıkımı tolere etmeye istekli olma” ile ilişkilendirdi. Kendisine verilen emirlerle orantısız hale gelen eylemlerin büyük sayıda masum insanın ölümüne sebep olduğunu söyleyen Olmert, hükümeti savaş suçları nedeniyle suçlamaktan kaçınamayacağını belirtti. 
Olmert, Netanyahu’nun yaptığı son ABD ziyaretinde Başkan Donald Trump’ı Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterilmesine dair şaşkınlığını da ifade etti.