Damla Cesur

Düşüşün nedenleri ortaya çıktı: ABD'nin kripto rezerv stratejisi BTC'yi olumsuz etkiledi

Düşüşün nedenleri ortaya çıktı: ABD'nin kripto rezerv stratejisi BTC'yi olumsuz etkiledi

ABD, Stratejik Bitcoin Rezervi Kurma Kararı Aldı

ABD hükümeti, 6 Mart 2025 tarihinde Stratejik Bitcoin Rezervi'ni (SBR) oluşturmak amacıyla yürütme emrini imzaladı. Ancak bu gelişme, piyasalarda beklenen olumlu etkiyi yaratmaya yetmedi ve Bitcoin fiyatı 5.000 dolarlık bir düşüşle 88.300 dolara geriledi. 8 Mart’ta Türkiye saati ile 10:30 itibarıyla düşüşünü derinleştirerek 86.000 dolar seviyesine geriledi. Kripto yatırımcısı ve Wolf of All Streets podcast sunucusu Scott Melker, fiyat hareketlerini ve rezervin muhtemel uzun vadeli etkilerini inceledi.
ABD'DEN YENİ DİJİTAL VARLIK POLİTİKASI
Donald Trump, 2024 yazında Nashville Bitcoin Konferansı’nda, ABD hükümetinin Bitcoin rezervi oluşturacağını açıklamıştı. Bu açıklamayla birlikte, Senatör Cynthia Lummis, ülkenin beş yıl içinde bir milyon Bitcoin edinmesini öngören bir yasa tasarısı sundu. Beklentiler, Trump’ın göreve gelir gelmez bu planı uygulamaya koyması yönündeydi. Ancak göreve başlama konuşmasında kripto paralar hakkında hiç bilgi vermemesi ve yalnızca Silk Road’un kurucusu Ross Ulbricht’in affına odaklanması, yatırımcılar arasında hayal kırıklığına neden oldu.
Trump yönetimi, uzun süren spekülasyonların ardından, hükümetin Bitcoin satın alımında bulunmayacağını, el konulan Bitcoin’lerden oluşan bir stok oluşturacağını duyurdu. Bu yaklaşım, Senatör Lummis’in önerdiği aktif Bitcoin alım stratejisinden önemli ölçüde farklılık gösteriyor. Hükümetin rezervi, vergi mükelleflerinin bütçesini etkilemeden, sadece confiscated varlıklarla oluşturulacak.
Buna ilave olarak, aynı tarihte Dijital Varlık Stokları adlı başka bir girişim de hayata geçirildi. Bu stok, Ethereum (ETH), Cardano (ADA), Solana (SOL) ve Ripple (XRP) gibi önde gelen kripto varlıkları kapsayacak. Ancak bazı eleştirmenler, Beyaz Saray'ın kripto danışmanı olarak atanan David Sacks’ın bu rezervlerden dolaylı kazanç sağlayabileceği iddialarını ortaya attı. Sacks, bu suçlamaları kesin bir dille reddetti.
"UZUN VADEDE YÜKSELECEK"
Stratejik Bitcoin Rezervi duyurulmadan önce birçok yatırımcı, hükümetin piyasadan aktif olarak Bitcoin satın alacağını bekliyordu. Ancak bunun yerine, sadece el konulan Bitcoin'in saklanacağı açıklandı. Bu durum, yatırımcı beklentileriyle örtüşmeyince fiyatlar önemli bir düşüş yaşadı.
Scott Melker, Wolf Den bülteninde bu gelişmeyi "başardık" diyerek olumlu değerlendirdi ve Bitcoin’in stratejik bir varlık olarak tanınmasını "ABD'nin Bitcoin alanındaki en büyük atılımı" olarak nitelendirdi. Melker'e göre, ABD, Bitcoin rezervi konusunda Çin’in gerisinde kalmayı göze alamaz; bu durum, küresel ölçekte Bitcoin talebini artıracak bir rekabeti tetikleyecektir.
Bitcoin fiyatındaki geçici düşüşü değerlendiren Melker, bu durumu "likiditenin düşük olduğu bir piyasada büyük haberlerin tetiklediği kaldıraçlı işlemlerin temizlenmesi" olarak tanımladı. Ona göre, büyük yatırımcılar bu düşüşü bir alım fırsatı olarak değerlendirecek ve uzun vadede fiyatların yeniden yükseleceği öngörülüyor.
GENEL DEĞERLENDİRME
Stratejik Bitcoin Rezervi’nin ayrıntıları açıklanmasından sonra kripto topluluğunda karışık tepkiler ortaya çıktı. Özellikle, hükümetin Bitcoin satın almak yerine sadece el konulan varlıkları saklayacak olması, bazı yatırımcılar tarafından hayal kırıklığıyla karşılandı.
Bitwise Invest'ten Jeff Park, yürütme emrini eleştirerek, "Bu stratejik bir hamle değil, büyük bir pump-and-dump operasyonuydu ve artık sona erdiği için mutluyum" şeklinde yorumda bulundu.
Öte yandan, kripto destekçileri bu kararı genel olarak olumlu buldu. Senatör Lummis, planının hayata geçirilmese dahi girişimi desteklediğini ifade etti. Ancak Kongre'nin sürece dahil olmamasını eleştirdi.
Sosyal medya platformu X’te "Bitcoin Terapisti" olarak bilinen bir yatırımcı, bu yürütme emrini "son dört yılda gördüğü en iyimser haber" olarak tanımladı. Ona göre, ABD’nin bu adımı, Bitcoin'in uzun vadeli küresel kabulünü hızlandıracaktır.
ABD'NİN REZERVİ KÜRESEL FİNANSI ETKİLEYEBİLİR
ABD hükümetinin Bitcoin’i stratejik bir varlık olarak benimsemesi ve el konulan Bitcoin'lerden oluşan bir rezerv oluşturması, küresel finans alanında önemli bir yankı uyandırdı. Bitwise Asset Management Araştırma Başkanı Ryan Rasmussen, bu hamlenin Bitcoin’in yayılımını hızlandıracağını, meşruiyetini artıracağını ve hükümet baskısıyla ilgili endişeleri ortadan kaldıracağını ifade etti.
KÜRESEL YARIŞ BAŞLANGICI OLACAK
7 Mart’ta yaptığı açıklamada Rasmussen, ABD’nin Bitcoin rezervinin küresel finans sisteminde köklü değişikliklere neden olabileceğini belirtti. ABD’nin bu adımının bir dalga etkisi yaratacağını ve diğer hükümetler ile finansal kurumların da benzer şekilde Bitcoin rezervi oluşturabileceğini vurguladı.
Rasmussen, Bitcoin rezervi oluşturmanın uluslararası düzeyde kabul görmesini sağlayacağını ve diğer ülkelerin de BTC biriktirmeye başlayacağını öngörüyor. ABD'nin Bitcoin’i resmi olarak stratejik bir varlık olarak kabul etmesinin, diğer ülkeler tarafından da benimsenmesini beraberinde getireceğini belirtti ve böylece Bitcoin’in küresel finans sistemine daha derin şekilde entegre olacağı ifade edildi.
Ayrıca Rasmussen, finans sektöründe de önemli değişiklikler yaşanabileceğini düşünüyor. ABD hükümetinin Bitcoin’i elinde tutması, servet yöneticileri ve finansal kuruluşlar için bir referans noktası haline gelebilir. Şu ana kadar düzenleyici belirsizlik nedeniyle Bitcoin’e mesafeli duran bu kurumların, devletin bu hamlesiyle kripto para piyasasına ilgisinin artabileceği öne sürülüyor.
FİYAT İSTİKRARSIZLIĞI ENDİŞESİ
Piyasadaki bazı yatırımcılar, ABD’nin elindeki Bitcoin’i satmasının fiyat istikrarsızlığı yaratabileceğinden endişe ediyor. Ancak Rasmussen, hükümetin Bitcoin biriktirmeye devam etmesini ve bunun uzun vadede güveni artıracağını savunuyor. ABD hükümetinin Bitcoin'i yasaklama olasılığının artık "kesinlikle sıfır" olduğunu vurguluyor.
Bitwise Baş Yatırım Sorumlusu (CIO) Matt Hougan da Rasmussen’in görüşlerine katılıyor. Hougan, ABD'nin Bitcoin’i stratejik bir varlık olarak benimsemesi durumunda diğer ülkelerin de benzer bir yol izleyeceğini ve küresel çapta bir Bitcoin yarışı başlatabileceğini öngörüyor.
4 Mart’ta yaptığı açıklamada Hougan, El Salvador, Butan ve Abu Dabi gibi ülkelerin zaten Bitcoin satın aldığını ve birçok ülkenin bu süreci yakından takip ettiğini dile getirdi. "Eğer Honduras, Meksika veya Guatemala’ysanız ve El Salvador’un yanı sıra şimdi ABD’nin de Bitcoin satın aldığını görüyorsanız, gerçekten sıfır Bitcoin ile yolunuza devam edebilir misiniz?" şeklinde sorarak, küresel düzeyde Bitcoin rezervi oluşturma eğiliminin kaçınılmaz olduğunu ifade etti.
TRUMP'TAN STRATEJİK HAMLE
ABD Başkanı Donald Trump, 6 Mart’ta hükümetin elindeki kripto varlıkların kullanılmasıyla bir Stratejik Bitcoin Rezervi kurulmasını öngören bir başkanlık kararnamesini imzaladı. Beyaz Saray'ın kripto danışmanı ve yatırımcı David Sacks, bu rezervin, cezai ve hukuki müsadere davaları yoluyla elde edilen Bitcoin’lerden oluşacağını açıkladı.
Sacks, X üzerinden yaptığı açıklamada, hükümetin başlangıçta ek Bitcoin satın almayacağını, ancak ilerleyen dönemde yeni alımlara kapıyı açık bıraktığını belirtti. ABD hükümetinin elinde şu an yaklaşık 200.000 Bitcoin olduğu ve bunların toplam değerinin 17,9 milyar dolara ulaştığı ifade edildi.
Beyaz Saray tarafından yapılan açıklamada, Ticaret ve Hazine Bakanlıklarının, Amerikan vergi mükelleflerine ek maliyet getirmediği sürece daha fazla Bitcoin edinmek için yeni stratejiler geliştirmekle yetkilendirildiği bildirildi.
YENİ BİR DÖNEM BAŞLIYOR
ABD’nin Bitcoin rezervi oluşturma kararı, piyasada karışık tepkilerle karşılandı. Bazı yatırımcılar, hükümetin doğrudan Bitcoin alımında bulunmamasını hayal kırıklığı olarak değerlendirirken, birçok sektör uzmanı bu adımın uzun vadeli etkilerinin son derece olumlu olacağını savunuyor.
Bu gelişmeyle birlikte Bitcoin’in yalnızca bireysel ve kurumsal yatırımcılar için değil, devletler için de stratejik bir varlık olarak kabul görmeye başladığı aşikardır. ABD’nin attığı bu hamle, küresel ekonomide Bitcoin’in rolünü temelden değiştirebilir ve diğer ülkelerin de benzer politikalar uygulamasına olanak sağlayabilir.