Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Duran: Türkiye, Küresel Krizlerde Öncü Rol Üstleniyor!

TRT World Forum 2025: Duran'dan Yeni Aktörlere Vurgu

Duran, "Küresel Yeniden Kurulum: Eski Düzenden Yeni Gerçeklere" temasıyla düzenlenen TRT World Forum 2025'te, forumun faydalı sonuçlar doğurmasını umduğunu ifade etti. Duran, her yıl uluslararası meselelerde önemli konuları ve insan odaklı yeni bakış açılarını ele almak için bir araya geldiklerini kaydetti. Bu yıl da aynı başlık etrafında değerli fikirlerin paylaşılacağını düşündüğünü dile getirdi.
Duran, son 20 yıllık süreçte bölgede, çevrede ve küresel alanda yaşanan çok sayıda çatışma ve soruna değinerek, bu durumlara adaletli yanıtlar verilmesinin elzem olduğunu vurguladı.
Pandemi ile birlikte küresel ısınma, teknolojik tehditler ve güvenlik risklerinin insanları ve toplumları savunmasız bıraktığını belirten Duran, son birkaç yıl içinde büyük güçler arasında geleneksel savaşların yeniden başladığını ifade etti.
"BU KARAMSAR ORTAMDA YENİ FENERLER GEREKİYOR"
Burhanettin Duran, şöyle devam etti:
"Böyle bir dünyanın, bildiğimiz düzene son verdiğini kabul etmeliyiz, ancak tarihte yaşanan riskler hâlâ geçerliliğini koruyor. Bu karmaşa, bize önemli dersler sunmaktadır. Seçici bir insanlık anlayışının ve çifte standartlı hak savunuculuğunun hâkim olduğunu görmekteyiz; yalnızca güçlü olanlara saygı gösterilmektedir. Bu utandırıcı süreçte, Gazze'deki vahşet elbette en trajik durumdur. Uluslararası hukuku hiçe sayan İsrail'in karşısında Türkiye ve Cumhurbaşkanımızın öncülüğündeki vicdanlı tepkiler yükselmiştir. Bu durumun tüm dünya halkları tarafından benimsenmesi ile bugünlere gelebilmiştir. Bu karamsar ve iç karartıcı ortamda aradığımız şey yeni fenerler ve yeni aktörlerdir. Eski dünyayı değil, yeni dünyayı inşa edecek olan aktörlerdir."
Duran, dünya üzerinde bir düzen ve anlam krizinin yaşandığı bu dönemde Türkiye'nin, Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde daha adil bir geleceğin inşasında aktif bir rol üstlendiğini ifade etti.
Türkiye'nin, tüm kriz bölgelerinde beklenen ve aranan bir aktör haline geldiğini kaydeden Duran, "Bu ayrıcalıklı konum, ülkemizin kendine özgü yaklaşımından kaynaklanmaktadır. Cumhurbaşkanı'nın 'Dünya beşten büyüktür.' ve 'Daha adil bir dünya mümkündür.' söylemleri, dünya genelinde yankı bulmaktadır. Artık farklı bölgelerde insanlar, bu hedefin gerçekleştirilebilir olduğunu düşünmektedir. Cumhurbaşkanımız, bu başarıda büyük bir pay sahibidir. İzlediği barış diplomasisi, dünya liderlerine örnek teşkil eden bir politika haline gelmiştir." şeklinde konuştu.
"YENİ BİR DÜNYANIN MÜMKÜN OLABİLECEĞİNİ GÖREN TÜRKİYE"
Duran, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bugün Türkiye, sahip olduğu diplomatik, askeri ve normatif güçle küresel yeniden kurulum sürecinin en önemli aktörlerinden biridir. Cumhurbaşkanı'nın güçlü iradesiyle, Türkiye bir vizyon sunmuştur. Bu vizyon, insani güvenlik, adil bir düzen ve dayanıklı sistemler prensiplerine dayanmaktadır. Böylece Türkiye, arabuluculuk görevini üstlenmekte ve diplomasinin merkezine insani güvenliği koymaktadır. Krizlerin askeri çözümler yerine diyalog ve diplomasi ile halledileceğine inanır. Bu anlayış, Türkiye'yi sorun çözücü bir aktör haline getiriyor. Türkiye, üretken bir ülke olup, savunma sanayisi ve teknoloji alanlarında geliştirdiği yerli kapasite ile yalnızca ulusal güvenliği değil, aynı zamanda bölgesel istikrarı da sağlamaktadır.
Ülkemiz için üretim, ekonomik büyüme, bağımsızlık ve saygınlık yaratmanın yanı sıra ortak kazanım ve paylaşım anlamına gelmektedir. Türkiye, dönüştürücü bir güçtür çünkü insani diplomaside adalet yerine güç, çıkar yerine vicdanı ön planda tutar. Göç politikaları, kalkınma projeleri ve insani yardım operasyonları, Türkiye'nin uluslararası siyasete ahlaki bir derinlik katma çabasıdır. Böylece yeni bir dünyayı mümkün kılabileceğini gören ve buna katkı sunan bir Türkiye söz konusudur."
"YALANA KARŞI HAKİKATİN, BATILA KARŞI HAKKIN YANINDAYIZ"
Duran, İletişim Başkanlığının küresel mücadelesindeki sorumluluğunu bilerek çalıştığını vurgulayarak, "Teknolojik feodalizmin ve sosyal medya faşizminin ortaya çıktığı, dezenformasyonla toplum ve ekonomilerin zayıflatıldığı bir dönemde görevlerimizi yerine getirmek için mücadele ediyoruz. Aile ve değerlerimize yönelik saldırılarla karşı karşıya olduğumuz bu dönemde, yalana karşı hakikatin, batıla karşı da hakkın yanında duruyoruz. Kültürel emperyalizme karşı direniyor, çeşitlilik ve kültürel dinamizmi sergiliyoruz. Bu anlayışla, TRT ve Anadolu Ajansı gibi yayın kuruluşlarımız, gerçeğin sesi olma çabası içerisindedir. Onlarca dilde mazlumların sesi olmakta, çağdaş meseleleri çok boyutlu bir açıdan ele almaktadır." ifadelerini kullandı.
Duran, Gazze'de yaşanan baskılara rağmen hakikati ortaya koyan tüm gazetecilere teşekkür ederek, bu süreçte hayatını kaybeden gazetecileri rahmetle andı ve yaralılara acil şifalar diledi.