Bilim Dünyasında Çığır Açan Proje: 4 Bin Yıldızlı Evrenler Süper Bilgisayarla Tasarlandı!

## Dijital Evrenler: Kozmoloji Araştırmalarında Yeni Bir Yaklaşım
Evrenin nasıl oluştuğunu merak eden kozmologlar, güçlü bilgisayarları kullanarak kendilerine ait dijital evrenler inşa ediyor. Bu alandaki en son örneklerden biri, CAMELS (Cosmology and Astrophysics with MachinE Learning Simulations) adı verilen uluslararası bir projedir.
ABD'deki "Popeye-Simons" adlı süper bilgisayar ile yürütülen bu projede araştırmacılar tam 4.233 farklı evren simülasyonu oluşturdular.
HER BİR EVREN BİRİCİK
BBC'nin Sky at Night Magazine dergisinin raporuna göre, bu simülasyonların bir kısmı yalnızca karanlık maddenin kütle çekimi üzerindeki etkilerini inceliyor. Bu tür simülasyonlar "iskelet evrenler" şeklinde adlandırılıyor. Ancak proje kapsamındaki evrenlerin çoğunda bilgisayar, gazların ve yıldızların fiziksel süreçlerini de takip ediyor.
Her bir sanal evren, değişik fiziksel varsayımlar kullanılarak tasarlandı. Bazı simülasyonlarda, madde yoğunluğu veya galaksilerin merkezindeki kara deliklerin ve süpernovaların çevreye yaydığı enerji miktarı gibi değerler değiştirildi. Böylelikle evrenin yapısını etkileyen temel mekanizmaların test edilmesi sağlandı.
YAPAY ZEKANIN ROLÜ
CAMELS ekibi, bu sanal evrenleri yalnızca araştırmacılara değil, yapay zeka algoritmalarına da erişilebilir hale getirdi. Makine öğrenimi sistemleri, mevcut simülasyonlardan öğrenerek aradaki boşlukları doldurabiliyor ve daha önce modellenmemiş evrenlerin nasıl görünebileceğine dair tahminlerde bulunabiliyor.
Bu yöntem, yeni evrenler simüle etmenin zaman ve maliyetini azaltırken, ayrıca bilim insanlarına farklı fiziksel koşullar altında evrenin nasıl tepkiler vereceğine dair yeni araştırma yolları sunuyor.
SAMANYOLU'NU YENİDEN KAVRAMAK
Araştırmacılar, her simülasyonda bir galaksinin gerçek kütlesini bildikleri için bu verilerle bir algoritma eğitimi gerçekleştirdiler. Bu algoritma, yalnızca gözlemlenen özelliklerine bakarak bir galaksinin kütlesini tahmin etme yeteneğine sahip.
Aynı yöntem Samanyolu Galaksisi üzerinde uygulandığında, bilim insanları kendi galaksimizin özelliklerini milyonlarca yapay eşdeğerle karşılaştırarak daha doğru ölçümler elde edebiliyor.
KOZMOLOJİDE YENİ BİR DÖNEM
Bu çalışma yalnızca evrenin geçmişini canlandırmakla kalmıyor, aynı zamanda gelecekteki gözlemler için de yeni yollar açıyor.
Artık simülasyonlar, sadece verileri doğrulamak amacıyla değil, teleskoplarımızı hangi tür galaksilere ve olaylara yöneltmemiz gerektiğini önceden belirlemek için de kullanılabiliyor.