Bilim Dünyasında Çığır Açan Keşif: Karaciğer Kanserinin Kaynağı Ortaya Çıktı!

Karaciğer Hastalıkları Hakkında Yeni Uyarılar
Karaciğer hastalıkları denildiğinde pek çok kişinin aklına ilk olarak aşırı alkol kullanımı gelirken, uzmanlar kötü beslenmenin de bu organ üzerinde ciddi etkileri olabileceğine dikkat çekiyor. Yetersiz ve dengesiz beslenmenin karaciğerde yağlanmaya yol açabileceği belirtiliyor.
İngiliz Karaciğer Vakfı'nın verilerine göre, son elli yıl içinde karaciğer hastalıklarından kaynaklanan ölümler dört kat artış göstermiştir. Ancak Kanada'da gerçekleştirilen yeni bir araştırma, özellikle obez bireylerde kan şekeri seviyelerinin kontrol altında tutulması ve karaciğer hasarlarının azaltılması için yeni bir yöntemi ortaya koymuştur.
Cell Metabolism dergisinde yayımlanan çalışmada, araştırmacılar karaciğerin aşırı şeker ve yağ üretimini artıran bir molekülü tanımlayıp, izole etmeyi başarmıştır.
Çalışmanın başyazarı Prof. Jonathan Schetzer, “Bu, yağlı karaciğer hastalığı gibi metabolik hastalıkların tedavisinde yeni bir perspektif sunuyor. Hormonları veya karaciğeri doğrudan hedef almak yerine, zarar vermeden önce mikrobiyal yakıt kaynaklarını durduruyoruz.” şeklinde açıklamada bulundu.
Birleşik Krallık'ta her beş kişiden birini etkileyen Metabolik Disfonksiyonla İlişkili Steatotik Karaciğer Hastalığı (MASLD), eski adıyla alkol dışı yağlı karaciğer hastalığı, karaciğerde yağ birikimi sonucu meydana gelmektedir. Bu durum ilerledikçe iltihaba, zamanla da siroza yol açabilmektedir.
Tedavi edilmezse, hastalık karaciğer yetmezliğine veya kanser gelişimine neden olabiliyor. Obez bireyler ve tip 2 diyabet hastaları bu hastalıklardan en fazla etkilenen gruptadır.
Prof. Philip Newsome, sadece alkolün karaciğerde hasar oluşturduğu yönündeki yaygın inancın yanlış olduğuna dikkat çekerek, kontrolsüz kan şekeri seviyeleri ve aşırı yağ birikiminin benzer şekilde zararlı sonuçlar doğurabileceğini belirtti.