Bakan Fidan: İsrail'in Yayılmacı Politikasına Karşı Önlem Gerekiyor

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın Mısır Medyasına Açıklamaları
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Mısır'ın MBC Masr kanalında Orta Doğu'daki güncel gelişmelere dair soruları yanıtlayarak önemli değerlendirmelerde bulundu.
"FİLİSTİN DEVLETİ'NI HAYATA GEÇİRMEK İÇİN ÇALIŞACAĞIZ"
Gazze veya Filistin davasından çok, İsrail'in bölgeye yönelik tehditlerinin gündeme gelip gelmediğine dair bir soruya Fidan, "Gazze'deki devam eden soykırımı ve Batı Şeria'nın ilhak girişimlerini durdurma çabalarına devam edeceğiz. Filistin Devleti’nin kuruluşu, bölgesel barış için son derece elzemdir. Bununla birlikte, İsrail'in bölgede yayılmacı politikalarını tüm ülke ve uluslararası toplum olarak masaya yatırarak, gerekli tedbirleri almamız son derece önemli." şeklinde yanıt verdi.
Fidan, İsrail'in güvenliğini, etrafındaki ülkelerin siyasal ve ekonomik zayıflıkları ile teknolojik geri kalmışlıklarından sağladığını, bu ülkelerle eşit kalkınma ve refah temelli bir bölgesel vizyonu tehlikeli bulduğunu ifade etti. Batılı ülkeler ve ABD'nin de zaman zaman bu politikada yer aldığını belirten Fidan, bu denklemin değişmesi gerektiğini vurguladı.
Bakan Fidan, "İsrail, dolaylı yollarla istikrarsızlık yaratamadığı durumda, askeri müdahalelere başvuruyor. Bu durum, İsrail'in gerçek niyetlerini açıkça ortaya koyuyor. Şu an İsrail, bütün risklerini göz önünde bulundurarak, yayılmacılığı Filistin meselesinin ötesinde bir politikaya dönüştürmüş durumda. Bu, aklı başında olan İsraillilerin karşı çıktığı bir strateji. Bölgede tüm tarafların barış içinde bir arada yaşayabileceği bir ortam varken, yayılmacı bir politika benimsemek herkes için risk taşımaktadır." değerlendirmesini yaptı.
Türkiye'nin ABD ile ilişkilerinin Gazze meselesinde nasıl kullanılabileceği hakkında bir soruya yanıt verirken Fidan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın uluslararası diplomasi çabalarının büyük bölümünü Gazze'deki soykırımın durdurulmasına harcadığını ifade etti. Fidan, "Amerikan iç politikasındaki gerçekler, kimin kimi kontrol edip yönettiğine dair belli dinamikler barındırıyor. Son olaylar gösteriyor ki, aslında ABD'nin İsrail politikaları üzerinde düşündüğü kadar etkisi yok; belki bazen zıt bir durum da söz konusu." dedi.
"ORTAK GÜVENLİK KONUSUNU MASAYA YATIRMALIYIZ"
Türkiye'nin Mısır ve Suudi Arabistan'la ilişkilerinin niteliği üzerine gelen bir soruya Fidan, Türkiye'nin bu ülkelerle iktisadi ve siyasi ilişkilerini ilerlettiğini belirtti. Fidan, "Geldiğimiz noktada, bölgedeki tehditler, bizi güvenlik konularında daha fazla diyalog ve işbirliği yapmaya itiyor. Özellikle savunma sanayi alanında işbirliği yapmamız gerektiğini düşünüyorum. Ortak güvenlik meselelerini önemle ele almalıyız." şeklinde konuştu.
Fidan, Türkiye'nin Suudi Arabistan ile savunma sanayi alanında aktif işbirliklerinin olduğunu ve Mısır ile de bu süreçlerin devam ettiğini kaydetti. Fidan, "Mısır ve Suudi Arabistan başta olmak üzere, Türkiye'nin bölge ülkeleriyle ortak güvenlik meselesini ekonomi, ticaret ve teknoloji kadar ciddiye alıp masaya yatırmamız gerekiyor." ifadelerini kullandı.
"ULUSLARARASI TOPLUMUN ORTAK TUTUMUNU İSRAİL TEHDİT OLARAK ALGILIYOR"
Suriye'deki mevcut duruma dair bir soruya Fidan, "Suriye'nin istikrarına yönelik en büyük tehdit, olası bir İsrail askeri operasyonudur. İsrail bu konuda belirli niyetlerini açıkça ortaya koyuyor. Eğer Suriye'deki istikrarsızlık kapısını açarsa, bu durum İsrail'in yayılmacı politikalarına zemin hazırlar." değerlendirmesinde bulundu. Fidan, bölge ülkeleri, Avrupa Birliği (AB), ABD, Asya ülkeleri, Rusya ve Çin'in Suriye'deki yeni yönetime bir fırsat verme ve istikrar yönünde işbirliği oluşturma konusunda bir konsensüse vardıklarını belirtti. "Uluslararası toplumun bu konudaki ortak tutumunu İsrail, anlaşılan kendisi için bir tehdit olarak algılıyor; en azından Netanyahu hükümeti için. Umarım bu konuda olumsuz bir gelişme yaşanmaz, aksi takdirde bunun ciddi bölgesel sonuçları olabilir." şeklinde konuştu.