Bahçeli: "Devletle Pazarlık Yapanlar, Yalan Üretecek Kadar Müfteridir"
Devlet Bahçeli'den Açıklama: Huzur ve Güvenlik Yeni Yüzyılın Temel Taşı
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, yazılı bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
MHP Basın Birimi'nin sosyal medya hesabında yer alan açıklamada, "Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'nin, “MYK-MDK Ortak Toplantısı Öncesinde” yaptığı yazılı basın açıklamasını ilginize sunarız." ifadesi kullanıldı.
Bahçeli'nin açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
"Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı, vatan ve millet sevgisini en üst seviyede taşıyan bir anlayışın siyasi ve fikri temsilcisidir.
Halkın menfaatleri doğrultusunda gerçeğin sesi ve sözü olmak, en başta kutlu atalarımıza olan vefa borcumuzdur.
Türk milleti, asaleti ve onuru ile birlikte sadakat ve vefa ile donanmış bir millettir.
Hiç kimsenin, milli ve manevi değerler çerçevesinde partimiz ve Cumhur İttifakı ile rekabet etmesi mümkün değildir.
"YENİ YÜZYILDA HUZUR VE GÜVENLİK HAKİM OLACAK"
Terörsüz bir Türkiye hedefi çerçevesinde olumsuz ve tekil yorumları bir kenara bıraktığımızda, atılan adımların ne derece sağlam ve içten olduğu açıkça görülebilir.
Türkiye Cumhuriyeti’nin yeni yüzyılında huzur ve güvenlik ön planda olacak; refah ve istikrar ayrılmaz birer parça haline gelecektir.
Vatan coğrafyamızın kaderi, düşmanlık ve ihanetle değil, birlikte yaşamanın değerleriyle belirlenecektir.
Kavga ve kaos ortamından beslenen geleneksel kriz unsurlarının Türkiye’yi durdurması mümkün olmayacaktır.
Türk milleti, Cumhur İttifakı çatısındaki idealistleri aracılığıyla haysiyetli iradesini hayata geçirmiştir.
"KARA KAMPANYALARA HIZ VERDİLER"
Bölücü terör örgütü PKK, silahlarını bırakmasıyla yeni bir sürece girmiştir.
27 Şubat İmralı açıklamasıyla gündeme gelen “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı” başarılı olmuş, örgüt fesih kararı alarak silahlara veda etme sürecine girmiştir.
Bu sürecin herhangi bir provokasyona uğramadan belirlenen takvim ve yol haritası dahilinde sonuçlandırılması, terörsüz bir Türkiye için kaçınılmaz bir ihtiyaçtır.
"DEVLETİN PAZARLIK YAPTIĞINI İDDİA EDENLER MÜFTERİDİR"
Türkiye’nin yeni durumuna ayak uyduramayanların, baş döndüren gelişmelere hazırlıksız kalanların yalan ve iftira ile yüzleşmeleri, bozulmuş mayalarının yansımasıdır.
Devletin pazarlık yaptığını öne sürenler iftiracıdır.
Alışveriş sürecinin bir terör örgütünün kendi kendini feshettiği bir dönemde yeni kazanımlar elde ettiğini iddia etmek haksız bir çarpıtmadır.
Bu noktada, Sevr Antlaşması’nın bir maddesini okumadan süreci ‘makyajlı Sevr’ olarak nitelendirenler, derin bir utanç içinde kalmışlardır.
Antalya'da PKK’lıları askere alma iddiaları da düşmanı bile utandıracak seviyededir.
Terörü kendine yaşam kaynağı olarak görenlerin dönemi sona ermiştir.
"İSRAİL'İN SURİYE'YE SALDIRMASI TESADÜF DEĞİLDİR"
11 Temmuz’da bir grup PKK’lı silahları teslim ettikten sonra, İsrail’in Suriye Arap Cumhuriyeti’ne doğrudan saldırması kesinlikle bir tesadüf değildir.
PYD/YPG’nin, Şam yönetimiyle 10 Mart 2025’te imzaladığı mutabakat zaptını uygulamaktan kaçınması, bu saldırı ile doğrudan ilişkilidir.
Suriye’nin güneyinde Dürzilerle Arap aşiretler arasında fitne çıkararak karışıklığı fırsata çeviren İsrail, terör örgütlerinden dahi aşağı bir seviyeye düşmüştür.
"ŞEYTAN KORİDORUDUR, HEDEF TÜRKİYE'DİR"
Siyonist vandallık, terörsüz Türkiye hedefi doğrultusunda kaos yaratma çabalarını sürdürmektedir.
Suriye Arap Cumhuriyeti'nin siyasi bütünlüğünün ihlali asla kabul edilemez.
İsrail’in planları ile Anadolu sınırlarında kalıcı olmak için her türlü alçaklığa yönelmesi, anlaşılır bir durum değildir.
PYD/YPG’nin bu tehdide karşı muhalefet etmesi, en azından kendi çıkarları açısından faydalı olacaktır.
Siyonizm, artan şiddetle Türk milletinin karşı karşıya kalmasını isteyebilir.
"İSRAİL DURDURULMALIDIR"
Siyonizm ve emperyalizme karşı durmak, adaletin sağlanması için şarttır. İsrail’in durdurulması ve bedel ödetilmesi gerekmektedir.
Devlet, bu sürecin en etkili biçimde yönetilmesine sahiptir.
Geçmişte şanlı tarihimizin temellerini atan Başbuğ Alparslan Türkeş’i ve tüm emeği geçenleri saygıyla anıyorum.
Tarihin gerektirdiği anlarda Türk milletinin mukadderatında söz sahibi olanlara şükrediyoruz.
Türk-Kürt birliği ve dayanışması, zalim oyunlara karşı durma iradesini güçlendirecektir.
Milliyetçi Hareket Partisi’nin idealleri, ahlaki ve siyasi müktesebatı her zaman temeldir.
Bugünkü MYK-MDK ortak toplantısında, partimizin ve Cumhur İttifakı’nın hedefleri doğrultusunda yol alacağımızı bildirmek isterim."