Damla Cesur

Araştırma: Müzik Aletleriyle Tanışmak, Beyin Fonksiyonlarını Geliştiriyor!

Araştırma: Müzik Aletleriyle Tanışmak, Beyin Fonksiyonlarını Geliştiriyor!

Müzik Eğitimi, Yaşlı Bireylerin Beyin Fonksiyonlarını Güçlendiriyor

Araştırmalara göre, müzikle ilgilenen yaşlı bireylerin beyinleri, daha az çaba ile odaklanma yeteneğine sahip. Bu durum, yaşlanmanın getirdiği zihinsel yavaşlamalara karşı beyinlerinin daha dayanıklı olduğunu ortaya koyuyor. Uzmanlar, bu etkiyi “bilişsel rezerv” olarak tanımlanan bir mekanizma ile açıklıyor. Bu mekanizma, beynin etkin bir şekilde çalışmasını sürdürmesine olanak tanıyarak, yaş ilerledikçe bile genç bir beyin gibi performans sergilemesine yardımcı oluyor.

Yıllar süren müzik eğitimlerinin, işitme, hareket ve konuşma gibi fonksiyonları yöneten beyin bölgeleri arasındaki bağlantıları güçlendirdiği belirtiliyor. Böylece müzikle uğraşan bireyler, kalabalık ortamlarda bir sesi diğerlerinden ayırt etme gibi zorlu durumlarda daha başarılı olabiliyor.

Araştırmanın yazarları, bu bulguların "yaşlı beyinlerin gençlere kıyasla daha fazla çaba sarf etmesi gerektiği" yönündeki yaygın görüşü çürüttüğünü ifade ediyor. Çalışmaya göre, haftada yaklaşık 12 saat enstrüman çalmanın, zihinsel rezervin oluşumuna önemli katkı sağladığı belirtiliyor.

Dr. Yi Du, BBC Science Focus’a verdiği mülakatta şöyle bir benzetme yaptı:

“İyi akort edilmiş bir enstrüman için sesini yükseltmeye gerek yoktur; müzikle uzun süre ilgilenen kişilerin beyinleri de yıllar süren pratikle ‘ince ayarlı’ kalır.”

Araştırmanın sonuçları PLOS Biology dergisinde yayımlandı. Fonksiyonel manyetik rezonans görüntüleme (fMRI) ile gerçekleştirilen ölçümlerde, müzik eğitimi almayan yaşlı bireylerin beyinlerinde, işitsel işlemede sorumlu bölgelerde daha yoğun aktivite gözlemlendi. Bu durum, yaşa bağlı bilişsel kayıpları telafi etmeye çalıştıklarını ortaya koyuyor.

Buna karşılık, müzikle ilgilenen yaşlı bireylerin beyin aktiviteleri, genç bireylerinkine daha yakın seviyelerde gözlemlendi. Özellikle beynin sağ yarı küresindeki düşük aktivitenin, yoğun ortamlardaki konuşmaları ayırt etme becerisiyle bağlantılı olduğu belirlendi. Ayrıca müzikle ilgilenen yaşlıların beyinlerinde, hareket kontrolünden sorumlu sol precentral girus bölgesinde gençlerle benzer aktiviteler gözlemlendi. Bu alan, sağ el ve kol gibi vücudun sağ tarafındaki hareketleri kontrol ederken, konuşma ya da düğmeye basmak gibi istemli hareketlerin planlanmasında görev alıyor. Araştırmacılar, bu değişimlerin Alzheimer gibi nörolojik hastalıklarla ilgili olmadığını, “normal yaşlanma süreci” ile ortaya çıkan doğal zihinsel zorluklarla bağlantılı olduğunu vurguladı.

Müzik, Beyin Sağlığı İçin Ümit Vaadediyor
Araştırmaya ortalama 65 yaşında olan ve en az 32 yıldır enstrüman çalan 25 yaşlı müzisyen; ortalama 66 yaşında olan ancak müzik eğitimi almayan 25 kişi ile 20’li yaşlarında müzikle ilgilenmeyen genç yetişkinler katıldı. Tüm katılımcıların sağlıklı, sağ elini hakim olarak kullanan, Mandarin Çincesi konuşan ve işitme problemi bulunmayan bireyler olduğu belirtildi.
Katılımcılar, “ba”, “da”, “pa” ve “ta” hecelerini farklı gürültü seviyelerinde dinlerken beyin aktiviteleri incelendi. Sonuçlara göre, yaşlı müzisyenler, heceleri ayırt etme konusunda özellikle düşük gürültü seviyelerinde, diğer yaşlı bireylere kıyasla daha başarılıydı.

Genel değerlendirildiğinde, müzikle ilgilenen yaşlı bireyler, gençlere kıyasla biraz daha zayıf bir performans sergilese de kendi yaşıtlarına göre belirgin bir üstünlük gösterdi. Ayrıca, 70 yaşında müzikle ilgilenmeye başlayan kişiler için de fayda sağladığı görüldü. Bu bulgular, yaşlı bireyler arasında müzik eğitiminin teşvik edilmesinin, demans gibi bilişsel bozuklukların önlenmesinde yeni bir yöntem olabileceğini gösteriyor. Konuyla ilgili Japonya’nın Kyoto Üniversitesi'nde yapılan başka bir araştırma da bu sonuçları destekliyor. Imaging Neuroscience dergisinde yayımlanan çalışmada, 70’li yaşlarında enstrüman çalmayı öğrenen kişilerin, 4 yıl sonra gerçekleştirilen sözel hafıza testlerinde daha başarılı olduğu belirtildi. Düzenli olarak müzik çalmaya devam edenlerin bilişsel testlerde en yüksek puanı aldığı ifade edildi.