Antik Yürüyüş Yolu: Doğanın Eşsiz Güzelliğiyle Buluşuyor!

Döşemealtı'ndaki Antik Yol Zamanla Yeniden Canlanıyor
İsminden de anlaşılacağı üzere Döşemealtı ilçesinde yer alan antik yol, günümüzde hâlâ kullanılan Toros Dağları'ndaki Çubuk Beli'ne paralel bir şekilde uzanmaktadır. Dağbeli ile Kovanlık Mahallesi arasında konumlanan bu tarihi döşeme yolu, antik dönemlerde Pisidya ile Pamfilya bölgeleri arasında önemli bir ulaşım güzergahı olmuştur.
Çevresinde tarihi yapıları barındıran ve 4 metre genişliğinde taş döşeli olan antik yol, yüzlerce yıl boyunca hem iki bölgenin en kritik ticaret yolu işlevini görmüş hem de Roma, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde Yörüklerin göç yollarından biri olma özelliği taşımıştır.
TARİHİ YOLDA LAHİTLER, SÜTUNLAR VE YAZITLAR BULUNUYOR
Kentte yapılan tanıtımlarla yeniden popülerlik kazanan yol, Antalyalılar ve turistler için bir yürüyüş rotası haline gelmiştir. Tarihi ve kültürel gezinti arayışında olan doğaseverler, bu antik döşeme yollarında zaman yolculuğu yapma fırsatını buluyor.
Bölgeye gelen ziyaretçiler, yaklaşık 7 kilometrelik yürüyüş parkurunda lahitler, sarnıçlar, tarihi yapılar, sütunlar ve yazıtlar gibi birçok önemli unsuru keşfetme imkânını yakalıyor. Ayrıca yürüyüş sırasında doğaseverler, çevredeki doğal obrukları ve bölgeye özgü bitki örtüsünü de gözlemleyebiliyor.
Gezginler, Kovanlık Mahallesi tarafında yer alan Roma dönemine ait yapıları tanıma şansı buluyor. Bu yapılar, resmi ulaşım güzergahlarının üzerinde inşa edilmiş olup, önemli devlet görevlileri ve rütbeli askerlerin geçici konaklama yerleri olarak kullanıldığı düşünülüyor. Antik yol ile çevresindeki obruklar ve tarihi yapıların muhteşem manzarası drone ile görüntülenmiştir.
"YÖRÜKLER DE YILLARCA BU YOLDAN GÖÇ ETTİ"
Döşemealtı Belediye Başkanı Menderes Dal, bu yolun milattan önce 1. yüzyıla kadar uzandığını ifade etti. Antik döşeme yolunun Pisidya uygarlığının denize ulaşım yolu olarak inşa edildiğini belirten Dal, şu açıklamalarda bulundu:
"Bu yol, 'Kral Yolu', 'İmparatorluk Yolu' ve 'Büyük İskender Yolu' gibi çeşitli isimlerle anılsa da en yaygın olarak 'döşeme yolu' olarak bilinmektedir. Yolun altındaki platoya da 'döşemealtı' denilmektedir. İlçemizin adı buradan gelmektedir. Yüzlerce yıl geçmesine rağmen hala doğal güzelliğini koruyan bir yol. Hem Antalyalılar hem de turistler tarafından trekking ve tarihi özellikleri öğrenme amaçlı kullanılmaktadır."
Yolun Döşemealtı ve Antalya için büyük bir değer taşıdığını vurgulayan Dal, "Yörükler de yıllarca bu yoldan göç etti. Bu yol, geçmişte önemli anıları da barındırmaktadır. Burada yürüyenler, hem tarihin izlerini hem de doğal güzellikleri görme fırsatını yakalamaktadır." şeklinde konuştu.