Atilla Türkoğlu

Alman Yöntemiyle Hırsızlık: Tespit Edilemeyen 5.7 Milyar Dolarlık Vurgun!

Alman Yöntemiyle Hırsızlık: Tespit Edilemeyen 5.7 Milyar Dolarlık Vurgun!

Almanya'da Mağaza İçi Hırsızlıkta Artış Yaşanıyor

Almanya'daki perakendeciler, organize suçlarla bağlantılı hırsızlıkların artması nedeniyle mağaza içinde daha fazla ürün kaybı yaşandığını bildiriyor. EHI Perakende Enstitüsü tarafından gerçekleştirilen araştırmalara göre, 2024 yılında Almanya'daki perakende envanter kayıpları 4,95 milyar euroya (5,7 milyar dolar) çıkarak, bir önceki yıla göre yüzde 3'lük bir artış göstermiştir. Bu, şimdiye kadar kaydedilen en yüksek seviyeyi temsil ediyor. Bu artış, özellikle organize suç gruplarının mağaza hırsızlığındaki artışı ve her bir olayda en az 1.000 euro mal çaldığı bilinen suç oranlarındaki yükselişten kaynaklanmaktadır.
Almanya genelinde 17 binden fazla mağaza işleten 98 perakendecinin verilerini inceleyen rapor, hırsızlık ve önleme önlemlerinin, fiyatların genelinde yaklaşık yüzde 1,5 oranında bir artışa neden olduğunu ortaya koymaktadır. Ülkenin perakende sektörü, yaklaşık üç milyon kişiye iş imkanı sağlamakta ve yıllık olarak yaklaşık 630 milyar euro değerinde satış gerçekleştirmektedir.
HIRSIZLAR HANGİ ÜRÜNLERİ HEDEF ALIYOR?
Raporun bulgularına göre, hırsızların çoğunlukla süpermarketlerdeki alkol ve kahve, eczanelerdeki tıraş bıçakları, parfümler ile yüksek değerli elektronik eşyaları ve markalı giysileri hedef aldıkları bildirilmektedir. Aynı zamanda, enflasyon da temel tüketim maddelerini daha pahalı hale getirmiştir. Araştırmayı kaleme alan Frank Horst, "İnsanların belli ürünleri karşılayamayacak durumda olup olmadığını veya bu yüksek fiyatlara karşı bir protesto yöntemi mi uyguladıklarını kestirmek zor," şeklinde görüş belirtti.
Almanya, bu sorunla başa çıkma konusunda yalnız değil. Pandemi sonrasında Avrupa ve ABD'nin bazı bölgelerinde de perakende hırsızlığı artmış, bu da mağaza sahiplerini şirket içi dedektif kullanımı, güvenli ürün vitrinleri ve gelişmiş gözetim yazılımlarına yöneltmiştir. Kendi kendine ödeme sistemlerinin yaygınlaşması da hırsızlıklara katkıda bulunmakta ve birçok perakendeciyi müşterilerin çıkışta fişlerini taramalarını zorunlu kılmaktadır.
2023 yılı itibarıyla Alman polisinin rapor ettiği hırsızlık vakalarında bir düşüş kaydedilmesine rağmen, EHI'nin envanter değerlendirmeleri gerçek hırsızlık oranlarını daha doğru yansıttığını savunmaktadır. Zira hırsızlık olaylarının yaklaşık yüzde 98’i tespit edilemiyor.
Alman Perakende Birliği HDE'nin CEO'su Stefan Genth, "Polise yapılan ihbarların çoğu mahkumiyetle sonuçlanmıyor, bu yüzden birçok perakendeci hayal kırıklığına uğruyor ve bu nedenle suç duyurusunda bulunmaktan kaçınıyor," dedi.
Mağazalar, bu sebeple güvenlik kameraları, dedektif operasyonları ve personel eğitimi gibi kendi güvenlik önlemlerine yatırım yapma yoluna gidiyor. Almanya'da gerçekleştirilen bir araştırmada yer alan her dört perakendeciden biri, 2024 yılında güvenlik bütçelerini artırmayı planladıklarını ifade etti.
Securitas AB gibi firmalar, bu talep artışından fayda sağlıyor. Ancak, müşterilerin teknoloji ve yapay zeka alanındaki değişen beklentileri, nitelikli personel bulmayı daha da zorlaştırıyor. Securitas’ta büyük perakende müşterileri için güvenlik operasyonlarını yöneten Bernd Rossbach, "Yeterli kalifikasyona sahip personel bulmakta güçlük çekiyoruz. Artık sadece fiziken orada durmak yeterli değil, aynı zamanda teknik bilgi ve empati de gerekiyor," şeklinde yorum yaptı.
Doğru dengeyi sağlamak da ayrı bir sorun oluşturuyor. ABD’de günlük eşyaların güvenlik altında tutulması, müşteri memnuniyetini olumsuz etkileyerek geri tepkilere yol açtı ve daha fazla insanın online alışveriş yapmasına zemin hazırladı.
Horst, perakendecilerin risklerin farkında olsalar da her zaman daha iyi alternatiflerin mevcut olmadığını belirtti.
Horst, "Ürünlerin vitrinlerde ya da benzeri yerlerde güvenlik altına alınması satışlar için dezavantaj yaratıyor, ancak perakendeciler için bu, kayıpların önüne geçme amacıyla zorunlu bir çözüm şekline dönüşüyor," diye ekledi.