İbrahim Uysal

Ali Poyrazoğlu'nun Yangınla Yüzleşme Hikayesi: En Büyük Hayali Gerçek Oluyor!

Ali Poyrazoğlu'nun Yangınla Yüzleşme Hikayesi: En Büyük Hayali Gerçek Oluyor!

Usta Tiyatrocu Ali Poyrazoğlu, NTV'deki Empati Programına Konuk Oldu

Türk tiyatrosunun önemli isimlerinden Ali Poyrazoğlu, NTV'de yayınlanan Empati programında Ahmet Mümtaz Taylan'ın sorularını yanıtladı.

Uzun yıllardır sahne performansları sergileyen, eğitim veren ve orkestra şefliği yapan Poyrazoğlu, sanat yaşamı ve ailesi hakkında bilgiler aktardı.

Ailesinin geçmişini paylaşan Poyrazoğlu, “Annem çok kitap okuyan, tam bir cumhuriyet kadınıydı. Dedem Ali Rıza Cankorur, Atatürk’ün doktoru olarak bilinir. Kendisi Atatürk’ün arkadaşıydı ve Yunan işgali sırasında Manisa bölgesini kurtaran çetenin lideriydi. Büyük zaferin ardından, Atatürk ona 'Sen birçok kişinin hayatını kurtardın' diyerek dedemin soyadını verdi. Bir kız kardeşim eczacı oldu ve erkek kardeşim ticaretle ilgileniyordu. İkisi de vefat etti.” şeklinde konuştu.

Hayatta merak etmenin önemini vurgulayan Poyrazoğlu, “Eğer merak etmiyorsanız, yaşamı ve kendinizi anlamakta güçlük çekersiniz. Bu durum, hayatı kaçırdığınız anlamına gelir.” dedi. Ayrıca, kendisiyle ilgili bilinmedik bir ayrıntıyı da paylaştı:

“Ben oyunculuk bölümünün başkanıyım. Çok çeşitli projelerde yer almak ve öğrenmek istiyorum, bu sebeple her yıl yurt dışında kurslara katılıyorum.”

"Aşkı nasıl tanımlarsın?” sorusuna “Aşık değilsen ölüsün" yanıtını veren Poyrazoğlu, Fatsa'da okuldan kaçıp sinemaya gitme hikayesini şu şekilde aktardı:

“Neriman Köksal’a aşıktım. Yıllar sonra onunla bir filmde yer aldım ve ona aşık olduğumu söyledim. İkinci aşkım ise Belgin Doruk’tu. Onunla da bir filmde oynamıştım. Yıldız Kenter ise üçüncü aşkımdır ve hâlâ ona aşığım. Onun için İstanbul Konservatuarı’nı seçtim.”

Londra’da tiyatro yaptığı dönemden bir oğlu olan Poyrazoğlu, “Baba olmak benim için acı bir hikaye. Arada bir görüşüyoruz. O şu an Hollanda’da yaşıyor ve bazen buraya gelmekte. Felsefeyle ilgileniyor, ama para kazanmıyor.” dedi.

Usta oyuncu, Ahmet Mümtaz Taylan'ın "Tiyatron yanmış, çok şey kaybettin bu durumda nasıl başa çıktın?" sorusuna yanıt verdi.

Ali Poyrazoğlu, "Ben para kazandım ve bu parayla tiyatro ve görsel sanatlar müzesi kurmayı istedim. Zor elde edilecek eserlerden oluşan bir koleksiyon oluşturmuştum ve 18. yüzyıldan günümüze Osmanlı kuklaları biriktirmiştim. Ancak, maalesef hiçbirisi kalmadı. Eski ve sağlam bir depoda yangın çıktı ve tüm materialım yok oldu.” şeklinde konuştu.

Ertesi sabah yeniden bir koleksiyona başlamaya karar verdiğini belirten Poyrazoğlu, "Şu anda yeniden topluyorum ve o müzeyi mutlaka açacağım.” ifadelerini kullandı.

Sarıyer'deki Ali Poyrazoğlu Tiyatrosu'na ait depoda 2022 yılının Aralık ayında yangın meydana geldi.

Tiyatro dekorlarının ve kuklaların bulunduğu depo da alevlere kapıldı ve her şey yok oldu.

Poyrazoğlu, tiyatrosunun deposundaki yangını “Canım çok sıkkın... Repertuvarımızdaki birçok oyunun, kukla ve maske koleksiyonumun geriye kalanları sadece külleri oldu. Türk tiyatrosunun en büyük koleksiyonu yok oldu...” sözleriyle duyurmuştu.