Gece Ağız Açık Uyumanın Riskleri ve Önlemler

Sağlık uzmanları, gece boyunca ağız açık uyumanın beklenenden çok daha ciddi sonuçlara yol açabileceğini belirtmektedir. Özellikle kronik ağızdan solunum; ağız kuruluğu, diş çürümesi, uyku kalitesinde düşüş ve ileri aşamalarda kardiyovasküler hastalıklar gibi sistemik rahatsızlıkların tetiklenmesine neden olabilmektedir.

GEÇİCİ DEĞİL, KRONİKSE DİKKAT!

Soğuk algınlığı gibi kısa süreli durumlarda ağızdan nefes almak doğal kabul edilse de, bu alışkanlığın kronikleşmesi ağız sağlığı ve genel sağlık üzerinde olumsuz etkilere yol açıyor. Diş hekimleri ve kulak burun boğaz uzmanları, ağızdan solumanın; tükürük üretimini azalttığını ve ağız kuruluğu, diş eti hastalıkları ile çürük gibi sağlık sorunlarına yol açtığını ifade ediyor. Bu durum, uyku apnesi riskini de artırmakta.

Uyku sırasında ağızdan solunuma yol açan başlıca sebepler:
Burun tıkanıklığı: Alerjiler, sinüs enfeksiyonları, soğuk algınlığı ve astım gibi rahatsızlıklar geçici veya kalıcı tıkanmalara neden olabilmektedir.
Yapısal problemler: Septum deviasyonu, geniz eti büyümesi ve burun polipleri gibi fiziksel tıkanıklıklar burundan nefes almayı zorlaştırmaktadır.
Obstrüktif Uyku Apnesi (OSA): Uyku sırasında hava yolunun daralması, kişinin ağızdan solunuma geçmesine neden olabilir.
Anatomik faktörler: Dar çene yapısı ve küçük damak gibi durumlar, dili arkaya iterek solunum yolunu kapatabilmektedir.
Alışkanlık: Özellikle çocuklarda, burun problemleri düzeldikten sonra bile ağız açık uyuma alışkanlığı devam edebilir.

AĞIZDAN NEFES ALMANIN BELİRTİLERİ

Ağızdan solumanın yaygın belirtileri arasında sabahları ağız kuruluğu, boğaz ağrısı, kötü ağız kokusu, horlama, gündüz aşırı yorgunluk, baş ağrısı, konsantrasyon zorluğu ve diş hassasiyeti bulunmaktadır. Çocuklarda ise, büyüme geriliği, davranış bozuklukları ve dikkat eksikliği gözlemlenebilir.

UZUN VADELİ RİSKLER

Kronik ağızdan soluma; diş çürümesi, diş eti hastalıkları, mantar enfeksiyonları, uyku kalitesinin azalması ve uyku apnesinin şiddetini artırma gibi sorunlara yol açabilmektedir. Tedavi edilmeyen uyku apnesi ise kalp hastalıkları, tip 2 diyabet, karaciğer problemleri ve bilişsel gerileme riskini yükseltebilir. Uzmanlar, çocuklarda ağızdan nefes almanın yüz gelişimini de olumsuz etkileyebileceği konusunda uyarıda bulunmaktadır.

NASIL ÖNLENEBİLİR?

Ağız açık uyumanın önlenmesi için şu adımlar önerilmektedir:
Tuzlu suyla burun temizliği, alerji tedavileri ve hava kalitesini artıran filtrelerin kullanılması yararlı olabilir.
Septum deviasyonu, geniz eti veya burun polipi gibi yapısal sorunlar varsa cerrahiler gündeme gelebilir.
Burun yolları tamamen açıksa bilinçli şekilde burun solunumu antrenmanı yapılabilir.
Yan yatmak ve başı hafif yukarıda tutmak hava yolu açıklığını koruyabilir.
Dil ve ağız kaslarını güçlendiren egzersizler, doğal solumayı destekleyebilir.

Diş hekimleri tarafından önerilen cihazlar, hava yolunu açık tutarak horlama ve apne riskini azaltabilir. Uzmanlar, ağızdan solumanın yalnızca bir uyku sorunu değil, ciddi sistemik sağlık sorunlarının da göstergesi olabileceği uyarısında bulunmaktadır. Özellikle çocuklarda bu durumu fark etmek ve erken müdahale yapmak büyük önem arz etmektedir.

Bu makale yalnızca genel bilgi sağlama amacıyla yazılmış olup, doktor tavsiyesi olarak değerlendirilmemelidir. Makalenin içeriğinden yola çıkarak okurun kendine başına koyduğu teşhislerden ntv.com.tr sorumlu değildir. Sağlığınızla ilgili herhangi bir endişeniz varsa mutlaka doktorunuza danışın.