Dövme ve Kanser Riskine Dikkat: Melanie Rushforth'un Deneyimi

The Sun'da yayımlanan habere göre; 2005 ile 2016 yılları arasında dört dövme yaptıran 58 yaşındaki Melanie Rushforth, dövme mürekkebinin kanser riskini artırabileceğine dair bilimsel araştırmaları öğrendikten sonra, “Bunu kendime mi yaptım?” sorusuyla baş başa kaldı. Lenfoma teşhisi almış olan Rushforth'un deneyimi, dövme ile kanser arasında olası bir bağlantıyı gündeme getiriyor.

Rushforth'un dövmeleri yalnızca estetik bir tercih olmanın ötesinde; sol kolundaki kalp dövmesi ailesine olan sevgisini, sağ omzundaki gül dövmesi ise annesi Margaret’i simgeliyor. Ancak mart ayında Güney Danimarka Üniversitesi tarafından yayımlanan dikkat çekici bir çalışma, dövme yaptıran bireylerde lenfoma dahil bazı kanser türlerine yakalanma riskinin yüzde 170 kadar artabileceğini ortaya koydu.

Nisan ayında lenfoma teşhisi konulan Melanie, yaşadığı süreç hakkında şunları ifade ediyor: “Şubat ayında boynumda bir şişlik fark ettim. Öncelikle önemsemedim fakat tiroidimin düşük olması nedeniyle kontrole gitmek istedim. İlk testler temiz çıktı, doktorum fazla endişelenmedi. Şişlik geçince kontrole tekrar gitmedim.” Fakat birkaç hafta sonra şişlik daha büyük ve ağrılı bir şekilde geri döndü. Yeni testler ve taramalar sonucunda Melanie’ye lenfoma tanısı kondu.
Melanie, bu beklenmedik durumun ardından dövmelerle kanser arasındaki ilişkiyi araştırmaya yöneldi. Google’dan yaptığı aramalar, onu Güney Danimarka Üniversitesi’nde yardımcı doçent Signe Bedsted Clemmensen’in yürüttüğü çalışmaya yönlendirdi. Clemmensen’in araştırmasına göre, özellikle avuç içinden büyük dövmelere sahip bireylerde lenfoma riski yüzde 140, cilt kanseri riski de yüzde 60 artmakta.
Clemmensen, dövme mürekkebinin yalnızca ciltte kalmadığını, aynı zamanda lenf düğümlerinde birikme potansiyeline sahip olduğunu, bunun da uzun vadede kronik iltihaplanmalara ve dolayısıyla anormal hücre büyümesine yol açabileceğini belirtiyor. "Bu durum, nedenselliği kanıtlamasa da ciddiye alınması gereken bir bağlantı. Dövmelerin uzun vadeli sağlık etkileri üzerine daha fazla araştırma yapılması gerekmektedir," diyor.

Lenfoma tedavisi devam eden Melanie, söz konusu araştırmalar sonucunda yeni dövme yapma planlarını iptal ettiğini belirtiyor. “Küllerinden yeniden doğan bir anka kuşu dövmesi yaptırmak istemiştim. Hayatta kalmayı ve yeniden doğuşu simgeliyordu. Fakat bu çalışmayı okuduktan sonra artık hiçbir şey yaptırmayacağım,” ifadesini kullanıyor.
Melanie’nin eşi Ian ile birlikte yaptıkları araştırmalar da onun için yıkıcı olmuş: “Dövmelerle kanser arasındaki olası bağı okurken titredim. 'Bunu kendime ben mi yaptım?' düşünceleri aklımda dolandı. Bu durum, zaten zor olan süreçme fazladan bir stres ekledi.”

UZMANLAR TEMKİNLİ: KANITLAR HENÜZ YETERSİZ

Cancer Research UK'den sağlık bilgileri yöneticisi Dr. Rachel Orritt, henüz kesin bir kanıt bulunmadığını vurguluyor. “Dövmelerin kanser riskini artırdığına dair yeterli bilimsel veri yok. Mürekkep içerikleri çok çeşitlilik göstermekte, dolayısıyla etkilerini anlamak kolay değil,” açıklamasında bulunuyor. Ancak Dr. Orritt, kanıtlanmış riskleri azaltmak adına sigara içmeyi bırakmak, sağlıklı kiloda kalmak ve güneşten korunmak gibi önlemlerin önemini hatırlatıyor.

Clemmensen ise bireylerin kişisel tercihlerine saygı gösterilmesi gerektiğini ancak insanların bilinçli karar verebilmeleri için güvenilir bilgiye erişiminin şart olduğunu ifade ediyor: “Tıpkı sigara, alkol ya da işlenmiş gıdalar gibi, dövme de sağlık açısından potansiyel riskler taşıyabilir. Amaçlarımız insanları korkutmak değil, bilgilendirmektir.”
Melanie Rushforth için bu süreç, hem fiziksel hem de duygusal bir sınav anlamını taşıyor. Ancak yaşadıkları, dövme yaptırmayı düşünen birçok kişi için önemli bir uyarı niteliğinde.